Yunanistan Haber

Türkiye Tarafındaki Anızların Yakılmasını Yunan Parlamentosuna Soruyor

Yunanistan’ın Türkiye ile Meriç kara sınırı bölgesinde hububat ve çeltik hasadından sonra tarlalarda anızların yakılması konusu Yunanistan Parlamentosuna taşındı.

Yunanistan’ın Türkiye ile Meriç kara sınırı bölgesinde hububat ve çeltik hasadından sonra tarlalarda anızların yakılması konusu Yunanistan Parlamentosuna taşındı.

Yeni Demokrasi Partisi Meriç (Evros) ili Milletvekili Anastasios Dimoshakis sınır ötesi yaşanan bir konuyu soru önergesi olarak Yunan Parlamentosu’na yatırdı.

Türk tarafında anızların yakılması ve bu uygulamanın Yunan tarafında sorunlar yarattığını ileri süren Yeni Demokrasi Partisi Meriç (Evros) ili Milletvekili Anastasios Dimoshakis, Yunanistan Dışişleri, Sivil Savunma, Çevre-Enerji ve Sağlık Bakanlıklarına hitaben bir soru önergesi yatırdı. Bilindiği üzere Dimoshakis geçmişte Milletvekili olduğu dönemlerde Avrupa Parlamentosu’na dahi bu konuya ilişkin soru önergesi vermişti.

Milletvekili Dimoshakis soru önergesinde şu ifadelere yer veriyor:

“Parlamento müdahalelerimde defalarca vurguladığım gibi, yıllardır Yunanistan ile Türkiye arasındaki ilişkilerin yönetimi bağlamında önemsiz gibi görünen sınır ötesi sorunlar yaşanıyor, ancak bunlar kritik ve Evros bölge sakinleri için hayati önem taşıyor.

Bunlardan biri Evros Nehri’nin karşı kıyısındaki geniş pirinç tarlalarında gerçekleştirilen anızların yasadışı yakılmasıyla ilgili.

Özellikle Meriç nehri yakınındaki arazileri işleyen Türk çiftçileri, pirinç tarlalarındaki bitki artıklarını yakmak gibi popüler ama yasa dışı bir uygulamayı her yıl gerçekleştiriyor!

Bu faaliyet yoğun duman ve boğucu bir atmosfer yaratıyor; sinir bozucu, “savaş benzeri” ve her yönden tehlikeli, sınırlara yakın sakinlerin sağlığı üzerinde ciddi etkiler yaratıyor!

Aynı zamanda görüş mesafesi olmayan bir yol ağı üzerinde araçların hareketini engelleyerek kaza olasılığını artırıyor.

Buna ek olarak, bunu takip edecek yağmurlar, ekili arazileri ve kirli suları akarsular, drenaj kanalları ve kollar yoluyla, zaten kirlenmiş olan Meriç Nehri’ne ve oradan da Trakya denizine taşıyacak ve hem DELTA nehrinin hem de Kuzeydoğu Ege’nin deniz alanının balıkçılık zenginliğini yok etme tehdidinde bulunuyor!

Bitkisel gübrelerin yanlış yönetimi Türkiye’de yaygın bir uygulama olup, Yunanistan’a karşı iyi komşuluk kuralları ve AB’ye yönelik katılım öncesi yükümlülükleriyle bağdaşmamaktadır.

Yunanistan’da, destek kapsamındaki Çoklu Uyum’a göre (Karar 262385/Resmi Gazete 509 B/23-4-2010), bitki artıklarının (tahıl, mısır, ayçiçeği vb.) yakılması yasaktır ve cezai yaptırımlar vardır. İhlal edenlere uygulanıyor.

AB ülkelerin bu tedbirlere uymalarına büyük önem verirken, desteklerin sağlanması ile bu tedbirlerin uygulanması arasında bağlantı kurmuştur.

Bu nedenle, Ekonomi ve Maliye, İçişleri ve Tarım Bakanlıklarının 568/20-1-2004 Ortak Kararı ile oluşturulan İyi Tarım Uygulamaları Kurallarının zorunlu bir uygulamasıdır.

Yönetmelikler, bitki artıklarının yakılmasıyla ilgili tedbirin uygulanması için alınması gereken özel koşulları ve önlemleri öngörmektedir.

Ne yazık ki, yukarıdaki tavsiyeler yol gösterici niteliktedir ve bu olayı önlemek veya hatta yakmadan önce belirli önlemlerin alınmasını sağlamak için bağlayıcı yasaklar değildir; bu da uygulamanın uygulanmasını çiftçilerin takdirine bırakmaktadır.

Yukarıdakileri dikkate alarak şunları soruyorum:

Tehlikeli yaşam koşulları yaratan ve Evros ve daha ötesinde yaşayanlara zarar veren, pirinç tarlalarındaki anızların uygunsuz şekilde yakılmasını önlemek için komşu ülkeye karşı ne gibi eylemlerde bulunacaksınız?

Haberin devamını oku

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Rastgele Haberler

Başa dön tuşu