TSK’nın Denizdeki Yeni Silahı SANCAR Yunan Basının Gündeminde
"Bu konuda SANCAR SİDA, teknolojik altyapı açısından küresel rakiplerinin önüne geçiyor."
Yonca Onuk Tersanesi ve Havelsan iş birliğinde geliştirilen TSK’nın denizdeki yeni silahı, Türk Su Üstü Silahlı İnsansız Deniz Aracı SANCAR (SİDA) Yunan medyasının gündeminde.
PENTAPOSTAGMA haber sitesi SANCAR hakkında şu değerlendirmeyi yapıyor:
Basında yer alan haberlerde, “Türk Su Üstü Silahlı İnsansız Deniz Aracı SANCAR Ege’deki tehdidi yükseltiyor, Yunanistan’ın yanıtı ne olacak?”
“Askeri tarihin her döneminde yeni bir silah sisteminin ortaya çıktığı ve savaş alanında rakibe fark yarattığı, diğerleriyle birlikte onu kullanana zafer kazandırdığı bir gerçektir.
En son Ukrayna’da meydana gelen askeri çatışmalar, İnsansız Hava Araçlarının, hava ve denizin, yeni taktik kavramları ve doktrinleri şekillendiren ve düşman için büyük sorunlara neden olan nispeten yeni bir silah sistemi olduğunu kanıtlamıştır.
İnsansız Deniz Araçları ile ilgili olarak, önümüzdeki yıllarda modern donanmaların vazgeçilmez bir kuvvet çarpanı haline gelecekleri kaçınılmaz.
Özellikle ülkemizin potansiyel rakibi olan Türkiye bu alanda atılımlar yapmıştır.
SANCAR, ADVENT ROTA sistemini kullanan ilk insansız sistemdir.
SANCAR, RF/GSM/SAT sistemlerinin görev ve ihtiyaçlar dahilinde birlikte kullanımı sayesinde kesintisiz bir iletişim altyapısı sağlayarak açık denizlerde görev icra edebilecek yetenektedir.
Bu, uzun mesafelerde operasyonları verimli bir şekilde gerçekleştirmesini sağlar.
SANCAR’ın Uzaktan Kumanda ve “otonom” kullanım olmak üzere iki ayrı tipte kullanımı mevcuttur. Uzaktan kumanda ile gemiden gemiye operasyonlar gerçekleştirebilmekte, insanlı insansız platformlarla ekip halinde ağ merkezli operasyonlar yapabilmekte ve sürü operasyonlarına kolaylıkla uyum sağlayabilmektedir.
Haziran 2022’de denize indirilen tekne, Eylül 2022’de deniz denemelerinin ilk aşamasını tamamladı.
Birçok ileri teknolojiye sahip üstün bir platform olan SANCAR SİDA, dünya donanmalarını geleceğin harekat ortamına hazırlayacaktır.
Bu konuda SANCAR SİDA, teknolojik altyapı açısından küresel rakiplerinin önüne geçiyor.
Modern teknolojiye sahip Otonom İnsansız Su Üstü Araçları, sensör sistemleri ile çevreyi tarayarak, dijital muharebe alanlarının talepleri dahilinde ISR ve insansız savunma gibi kritik görevleri yerine getiriyor.
Ege’deki sayısız adalarımız, adacıklarımıza karşı üstlenebileceği çoklu görevler ve Türklerin sahip olduğu çok sayıda İHA’ları, SİDA’ları ile Türkiye’nin diğer deniz araçları ve komuta merkezleri ile birlikte çalışabilirliğine karşı önlem almak için derhal harekete geçilmelidir.
Yunanistan’ın tepkisi
Ukrayna’nın Sivastopol’da %100 hava ve deniz insansız hava araçlarıyla gerçekleştirdiği operasyon, Yunanistan tarafında bulunmayan çok sayıda İHA, SİHA, SİDA, kamikaze İnsansız Hava Aracı ve İnsansız Kara Aracı’nın kazandırılmasının aciliyetini ortaya koydu. Yunanistan Silahlı Kuvvetleri’nin, Ege ve Güneydoğu Akdeniz’deki Türk limanlarında bulunan Türk filosunun ikmal ve onarım tesisleri gibi hayati öneme sahip deniz, hava ve kara hedeflerini imha etme kabiliyetine sahip olmasını sağlamak olmalıdır.
Ülkemizin temin ettiği İnsansız Hava Araçlarına karşı sistemlerin bir yandan savunma sistemi olduğunu, Türk elektronik harp sistemlerinden müdahaleler alarak etkinliğini azaltabileceğini hepimiz biliyoruz.
Yunanistan’ın 1 adet daha az F-16 savaş uçağına sahip olması daha mantıklı bir tercih. Son olarak Bulgaristan’ın aldığı 1 adet Amerikan F-16 BLOCK70 savaş uçağı silah sistemleriyle birlikte 200 milyon dolar tutarında. Ve aynı parayla yaklaşık 200 SİHA veya 800 SİDA satın almak mümkün.
Bunu söylüyoruz, çünkü mevcut fiyatlara göre örneğin bir Türk Bayraktar’ı yaklaşık 1.000.000 dolara mal oluyor, bu nedenle müttefik ülkelerin benzer yeteneklere sahip SİHA’larının fiyatları önemli bir sapma göstermeyecek, Ukrayna’nın bir SİDA’sı 250.000 dolara mal oluyor.”