Karamanlis: “Türkiye İle Milli Egemenlik ve Egemenlik Haklarını Müzakere Etmiyoruz!”
Yunanistan eski Başbakanlarından Kostas Karamanlis'ten Başbakan Miçotakis'e tarihi müdahale: “Türkiye ile milli egemenlik ve egemenlik haklarını müzakere etmiyoruz!” uyarısı geldi.
Yunanistan eski Başbakanlarından Kostas Karamanlis’ten Başbakan Miçotakis’e tarihi müdahale: “Türkiye ile milli egemenlik ve egemenlik haklarını müzakere etmiyoruz!” uyarısı geldi.
Yunanistan eski Başbakanlarından Kostas Karamanlis, Makedon Araştırmaları Merkezi’nde Giorgos Harvalias’ın “Yavol! Kan, Unutmak”, isimli kitabın tanıtımında konuştu.
Eski Başbakan Karamanlis, Parlamento’dan uzaklaştırıldıktan sonraki ilk müdahalesinde, kritik bir konu olan işgal (Almanya) tazminatları meselesine, Ortadoğu’daki yakıcı duruma değinirken, aynı zamanda Kıbrıs meselesine de değindi ve Türkiye’ye karşı tutumundan dolayı Başbakan Kiriakos Miçotakis’e mesaj gönderdi.
Karamanlis, “Yunanistan’ın Birinci ve İkinci Dünya savaşlarında Almanya’nın neden olduğu zarara karşılık talep ettiği tazminatın ödenmesi hiçbir zaman zamanaşımına uğramadı, Yunanistan bundan asla feragat etmedi. Almanya’yı 1965’ten bu yana resmen tanıdığı bu yükümlülüklerden hiçbir hukuki unsur muaf tutmadı. Yunanistan’ın Almanya’ya yönelik talepleri yasal olarak aktiftir ve adli olarak takip edilebilir”. İfadelerini kullandı.
Almanya ve AB’ye yönelik eleştiriler
Karamanlis doğrudan AB’nin rolüne değindi: “Uluslararası arenada gerilim artıyor. Giderek daha fazla sayıda devlet, daha büyük bir rol üstlenmek, ve anlaşmalara meydan okumak için bölgesel talepler de dahil olmak üzere taleplerde bulunuyor. Bu zor ve sürekli kötüleşen durumda, Avrupa’nın rolü çok önemli olmalı, ancak bu sadece destekleyici bir rolle sınırlıdır. Karar vermekte zorluk çekiyor, hatta kaçınıyor.
Kuzey’in güçlü ekonomileri ve önde gelen Almanya, AB’nin küresel krizin ortak siyasi yönetimini, ortak borçlanma yoluyla karşılıklı risk paylaşımı politikasını araması yerine, Kuzey’in güçlü ekonomileri ve önde gelen Almanya, IMF’yi AB ve Avro Bölgesi’nin çıkarlarına dahil ederek, gerçek rasyonellik, ortak Avrupa çıkarları ve ihtiyaçları yerine dar ulusal çıkarları ön planda tutan sert mali disiplin dayattı. Almanya ve diğerleri, Rusya ile özel bir enerji ilişkisi, Çin ile imtiyazlı bir ilişki ve asgari askeri harcamalarla kendi çıkarlarına hizmet etti.
Açıkçası ülkenin kronik zayıflıkları da var ve gerekli yapısal değişikliklere ve daha hızlı mali konsolidasyona devam etmek hepimizin sorumluluğunda olmalıdır. Almanlar krizden faydalandı ancak ortak Avrupa perspektifini baltaladı. Bunun bedeli ülkemize ağır oldu. Suçlandı, iftiraya uğradı, büyüklükleri nedeniyle daha az savunmasız olanlara örnek olmak için kullanıldı. Çoğunlukla cezalandırıcı içerikli programlar dayatıldı ve tüm bunlar büyük bir sosyal maliyete ve GSYİH’nın neredeyse %30’una denk bir kayba yol açtı; bu da ancak uzun süreli bir savaşta gerçekleşebilir.”
“İsrail yerleşimleri durdurmalıdır”
Karamanlis, İsrail’e yaptığı tarihi müdahalede, devletin meşru savunma hakkına, her zaman sivillere yönelik savaş kurallarıyla, Filistin devletinin tanınmasıyla acil çözüm bulunması gerektiğini vurguladı. Eski Başbakan konuşmasında “İsrail’in yerleşimleri durdurması gerektiğini” vurguladı.
“Türklerin hukuka aykırı Kıbrıs işgali”
Karamanlis, Türkiye’nin revizyonist emelleri olduğunu ileri sürerek şunları söyledi: “Türkiye yarım asırdır bir Avrupa ülkesinin neredeyse yarısını işgal ediyor, hukuka aykırı bir şekilde işgal ediyor. Aynı zamanda, başka bir Avrupa ülkesini uluslararası hukuktan doğan haklarını kullanması halinde savaşla tehdit ediyor. Toprak iddiaları da dahil olmak üzere iddiaları sürekli artırıyor. Türk devletinin köklü algısından kaynaklanan bir davranış.
Müttefikler ve ortaklar, Türkiye’yi Batı kampında tutmak adına onun taleplerine boyun eğdiklerinde yanılıyorlar, hatta daha da kötüsü bilerek ikiyüzlü davranıyorlar. Özellikle de bu, Yunanistan ve Kıbrıs’a karşı taleplerine boyun eğmeleri yönünde tavsiye ve baskı biçimini aldığında. Daha da kötüsü, AB üyeleri söz konusu olduğunda, bu tavırlarıyla uluslararası hukuku, Avrupa müktesebatını ve AB üyeleri arasındaki dayanışma ilkesini vahşice ihlal ediyorlar.”
”Ulusal konularda hata ve yanılsamaya ne izin verilir ne de göz yumulur”
Eski Başbakan Karamanlis, Kiriakos Miçotakis’in Cumhurbaşkanı Erdoğan’la gizli diplomasi yürüttüğünü ve gizli anlaşmalar yaptığını ileri sürüyor ve uyarı mesajları gönderiyor.
“Ulusal konularda hata ve yanılsamaya ne izin verilir ne de göz yumulur. Türkiye’ye ve tek taraflı olarak gündeme getirdiği tüm konularda uzlaşma paketi çözümünden yana olanlara net açıklamalar ve kararlılık tek cevaptır. Yunanistan ile Türkiye arasındaki fark bir ve tektir. MEB’in ve dolayısıyla kıta sahanlığının sınırlandırılması uluslararası hukuka göre çözümlenmektedir. Ulusal egemenlik ve bütünlük sorunları. Ve adaların bariz bir tehdide karşı savunma amaçlı olarak korunmasına ilişkin apaçık hak, müzakere, uzlaşma veya geri çekilme nesnesi değildir. Hegemonik vizyonlara ve üçüncü tarafların teşviklerine verilen tavizler veya bir iç gözlem havası olarak algılanabilecek belirsiz mesajlar, basitçe gerçeği bulanıklaştırır ve daha büyük gerilime ve hatta açık krize yol açar.”