Yunanistan Haber

Güney Kıbrıs Savunma Bakanı: “Türkiye’nin SAFE’den Destek Alması Akıl Almaz”

Palmas: "Görünüşü bile korumuyorlar" diyerek, bazı devletlerin sadece Ankara'yı kısıtlamakla kalmayıp, onu SAFE programına dahil etmeye çalıştığını, bunu “akıl almaz” olarak nitelendirdi.

Güney Kıbrıs Savunma Bakanı Vasilis Palmas, Yunan “Proto Thema” gazetesine verdiği röportajda, Rusya’nın Ukrayna’yı işgalinin Avrupa’daki güvenlik duygusunu altüst ettiğini ve Avrupa Birliği’ni savunmayı en önemli öncelik haline getirmeye yönelttiğini belirtti. “Avrupalılar dokunulmaz olmadıklarını ve belirli koşullar altında savunmasız kalabileceklerini anladılar” diye kaydetti. AB, on yıllar sonra ilk kez kıta içinde bir savaş olasılığını açıkça değerlendiriyor.

SAFE Programı ve Güney Kıbrıs’ın Katılımı

Bu bağlamda AB, üye devletlerin savunma kapasitesini artırmayı ve Avrupa savunma sanayisini canlandırmayı amaçlayan, Avrupa Yatırım Bankası aracılığıyla düşük faizli kredilendirme mekanizması olan SAFE programını etkinleştirdi. Güney Kıbrıs şimdiden 1.2 milyar euroluk finansman sağladı ve savunma ihtiyaçları listesini sunmak için son tarih 30 Kasım. Finansman, hem savunmanın hem de yerel savunma sanayinin ve ekonominin güçlendirilmesini hedefleyen beş yıllık bir dönemi kapsıyor.

Yunanistan ve Güney Kıbrıs: İki Devlette Birleşik Bir Ulus

Bakan Vasilis Palmas, Yunanistan ve Güney Kıbrıs arasındaki yakın ilişkiyi vurgulayarak, “Biz iki devlet ve bir ulusuz” dedi. Sloganlar yerine pratik karşılıklı desteğe odaklanıyor. Güney Kıbrıs bağımsızlığının 1 Ekim’deki geçit töreninde Yunan F-16’larının varlığının, “Yunanistan’ın yakın olduğunu” belirten güçlü bir sembolizmi olduğunu söyledi. Modern teknoloji ile karşılıklı destek, “gerekirse mümkün ve yapılabilir.”

Elektrik Bağlantısı ve Jeopolitik Zorluklar

Güney Kıbrıs-Girit elektrik bağlantısına değinen Bakan Palmas, AB’den sadece finansman değil, aynı zamanda dış müdahale durumunda bile projenin uygulanması için siyasi garanti talep etti. Türkiye’yi hedef alarak, “AB bölgedeki ‘kötü çocuğu’ biliyor” dedi. Atina ve Güney Lefkoşa arasındaki kamuoyundaki tartışmanın yanlış izlenimler yarattığını kabul ederek, daha fazla gerilimi önlemek için liderler Hristodulidis ve Miçotakis’in resmi açıklamalarına dikkat edilmesi çağrısında bulundu.

AB’nin Rusya ve Türkiye’ye Farklı Muamelesi

Rum Bakan Palmas, AB’nin Ukrayna’yı işgal ettiği için Rusya’yı cezalandırırken, “Türkiye’nin Kıbrıs’taki varlığını görmezden” geldiğini ileri sürerek eleştirdi. “Görünüşü bile korumuyorlar” diyerek, bazı devletlerin sadece Ankara’yı kısıtlamakla kalmayıp, onu SAFE programına dahil etmeye çalıştığını, bunu “akıl almaz” olarak nitelendirdi.

NATO’dan Gelen Baskılar ve Güney Lefkoşa’nın Tutumu

Bakan Palmas, Türkiye’nin SAFE’e katılımı için şu anki baskıların ılımlı olduğunu, ancak yoğunlaşabileceğini belirterek, bu hareketleri “Türkiye’nin güçlendirilmesi için aşırı baskı yapan” NATO’ya atfetti. Buna rağmen, Avrupa Konseyi Başkanı António Costa’nın, hiçbir üçüncü AB dışı devletin bir üye devletin aleyhine fayda sağlamayacağı yönündeki açıklamasının önemini vurguladı. “Kıbrıs (Güney), her fırsatta ortaklarına, bir Avrupa toprağını işgal eden ve en az iki üye devleti tehdit eden, egemenlik haklarını sorgulayan bir ülkenin güçlendirilmesinin son derece sorunlu olacağını hatırlatıyor”. İfadelerini kullandı.

Güney Kıbrıs Savunma Sanayii ve Teknolojik Kendi Kendine Yeterlilik

Güney Kıbrıs Savunma Bakanı Vasilis Palmas, Güney Kıbrıs’ın küçük boyutuna rağmen Avrupa finansmanıyla yenilikçi ürünler geliştiren Güney Kıbrıs savunma sanayisinin önemini öne çıkardı. Açıkça belirttiği gibi, “bunlar F-35 veya tank gibi ağır silah sistemleri değil, AB tarafından tanınan yüksek değerli teknolojilerdir. Bakanlık tarafından teşvik edilen ekipman listesi, yerel ekonomiyi ve ülkenin savunma hazırlığını güçlendirerek, yerel sanayi ile sinerji yaratacak şekilde tasarlanmıştır.” Dedi.

Sembolik Altyapı Projeleri ve Stratejik İşbirlikleri

Brüksel’e sunulan listede iki büyük proje yer alıyor: Mari’deki “Evangelos Florakis” Deniz Üssü ve Baf’taki “Andreas Papandreou” Hava Üssü. Palmas, bunları insani ve askeri operasyonlarda kullanılabilecek “çift kullanımlı sembolik projeler” olarak nitelendirdi. Baf Hava Üssü, ABD kaynakları tarafından da finanse ediliyor; ABD, projenin kendi masraflarıyla başlayan tasarımı için yaklaşık 500.000 euro tahsis etti. Benzer şekilde, Mari’deki Deniz Üssü için Güney Kıbrıs, Avrupa Komisyonu Başkanı’nın kişisel ilgi gösterdiği Avrupa finansmanını hedefliyor. Bakan, üslerin Güney Kıbrıs mülkiyetinde olduğunu, Güney Kıbrıs tarafından yönetileceğini ve müttefik ve dost ülkelere hizmet edeceğini açıkça belirtti.

Amerikan Varlığı ve Stratejik Güvenlik

Güney Kıbrıs, ABD’nin silah satış ambargosunun kaldırılması amacıyla Rus savaş gemilerine ev sahipliği yapmayı sonlandırdı. Ambargonun kaldırılması anlaşması bir yıl daha uzatıldı ve yeniden inceleme süresinin üç veya beş yıllık bir döngüye genişletilmesi hedefleniyor. Mari’deki Deniz Üssü’nün önünde, Amerikalılar kendi masraflarıyla ve Amerikan komutası altında 12-15 helikopter için bir helikopter pisti inşaatına başladılar. Askeri analistlere göre, ABD’nin varlığı Türkiye’nin hareketlerine karşı caydırıcı bir işlev görüyor.

Gazze, İnsani Hassasiyet ve Stratejik Denge

Bakan Palmas, insani hassasiyeti gerçekçi dış politikadan ayırarak, Güney Kıbrıs’ın “Amalthea” planı gibi insani tutumunu kanıtladığını, ancak ülkenin güvenliği ve istikrarının öncelik olmaya devam ettiğini vurguladı. İsrail ile işbirliği konusundaki eleştirilere yanıt olarak, Güney Kıbrıs’ın İsrail’e silah transferine karışmadığını belirtti. Aksine, İsrail ile mükemmel ilişkilere ve Türkiye hariç bölgedeki tüm devletlerle olağanüstü ilişkilere sahip olduğunu söyledi.

Yeni Sistemler ve İHA Dönemi

Bakan Palmas, İsrail’den gelen BARAK-MX füze ve hava savunma sisteminin teslim alındığını ve kurulduğunu doğrularken, Rus TOR ve BUK sistemlerinin farklı bir rol ve yeteneklerle çalışmaya devam ettiğini söyledi. Yeni dönem, savaşların doğasını değiştirdi: “Tank artık ucuz bir drone ile yok edilebilir,” diye kaydetti. Güney Kıbrıs, küçük bir devlet olarak, teknolojiye yatırım yaparak ekipman konusunda seçici olmalıdır. Halihazırda drone ihraç eden Güney Kıbrıs şirketleri bulunmakta olup, Milli Muhafızlar gözetleme ve keşif için İHA kullanmaktadır, saldırı operasyonları için değil.

Profesyonel Askerler Kurumundaki Zorluklar

Bakan Palmas son olarak, Sözleşmeli Askerler (SYOP) kurumunun zorlukları hakkında dürüstçe konuşarak, sorunun ekonomik ve profesyonel olduğunu kabul etti. Zam ve ikramiyelere rağmen, Güney Kıbrıs ekonomisinin gelişmesi ve özel sektördeki daha iyi fırsatlar nedeniyle istifalar devam ediyor ve yeni ilanlara başvuru düşük.

“Pozisyonlar ilan ettik ve yanıt, teklif edilenlerin yaklaşık üçte biri kadardı,” dedi ve Bakanlığın, askeri hizmet süresinin azalmasından kaynaklanan boşlukları dolduran bu kurumu sürdürmek için yeni teşvik paketleri hazırladığını ekledi.

Son olarak, sürenin dolmasına birkaç gün kala sadece bir kadının başvuru yapması nedeniyle gönüllü kadın askere alma programından duyduğu hayal kırıklığını dile getirdi.

Haberin devamını oku

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu