ABD’nin Atina Büyükelçisi Geoffrey Pyatt, Yunanistan’daki son röportajını özel olarak ERT devlet televizyonuna verdi. Büyükelçi Pyatt, “2020 yazında yaşanan Yunanistan-Türkiye krizi görevimin en zor dönemiydi” ifadelerini kullandı.

Görev süresi sona eren ABD’nin Atina Büyükelçisi Geoffrey Pyatt, Yunanistan Başbakanı Kiriakos Miçotakis’in Beyaz Saray’a yapacağı yüksek sembolik ziyarete de atıfta bulundu.

ABD Büyükelçisi, “Ege’de olası bir kazadan her zaman endişe duyuyoruz” diyor ve ABD’nin Başbakan Kiriakos Miçotakis’in eylemlerini desteklediğini açıkça belirtiyor.

ABD’nin Atina Büyükelçisi Geoffrey Pyatt özetle şunları dile getiriyor:

“En büyük endişe dönemi 2020 yazıydı”

“Yunanistan’da bir Amerikan Büyükelçisi olarak benim için en büyük endişe dönemi 2020 yazıydı. Çok büyük gerilimlerin dönemiydi. Amerika Birleşik Devletleri’nde Türkiye’nin provokatif duruşu ve olası bir kaza riskleri konusunda endişeler vardı.

Tabii ki bunu Türkiye’nin Kemal Reis ile Yunan fırkateyni arasındaki çarpışmada gördük. Bu, perde arkasında yaşananların bir örneğidir. Birçok kişi tarafından görülmedi. En büyük gerilim denizde yaşanıyordu. ABD yaşanan bu olayı çok ciddiye aldı. Bölgedeki diğer NATO müttefikleriyle işbirliği yaptık. Fransa bu konuda çok önemli bir ortaktır. Şahsen, tüm hükümetlerin gerilim dönemini aşmak için çok çalışmasına sevindim. Ve bugün, son yıllarda olduğu gibi, zorluklar var. Ancak 2020 yazında olanlarla kıyaslanamaz. Ciddi bir krizdi.

Ben her zaman endişeliyim. Olası kazalardan her zaman endişe ediyorum. ABD, Sayın Miçotakis’in İstanbul ziyareti sırasındaki çabalarını ve iletişim kanalları kurma çabalarını desteklediğimizi açıkça ifade etmiştir. Özellikle de Ukrayna’yı desteklemek için NATO müttefikleri olarak birlikte çalışmamız gereken bu zamanda.

Rusya’nın Ukrayna halkına yönelik korkunç saldırısı karşısında birlikte hareket etmeliyiz. Rusya’nın gündemindeki tek meselenin Ukrayna olmadığını anlamalıyız. Çıkarlarımızı etkiliyor, özellikle de NATO’nun doğu kanadının çıkarlarını.

ABD’nin Başkanı Yunanistan ile ilişkilerimize derinden bağlı. Başkan Yardımcısı olarak o dönem bu görevi bana emanet ettiğini hatırlayacaksınız. Tutkusunu… Yunan-Amerikan ilişkilerine olan kişisel bağlılığını… Yunan halkına olan hayranlığını biliyorum. Ayrıca, Yunanistan’ın Demokrasi açısından temsil ettiği şey için. Değerlerimizi ve ilgilendiklerimizi paylaşan bir ülkedir. Beyaz Saray daveti tam da bunu yansıtıyor. Sözcü Pelozi’nin bu Kongre toplantısı davetini nasıl tarif ettiğine bakarsanız, bunun büyük bir onur olduğunu göreceğinize inanıyorum. Mevzuatımızın yabancı bir lidere izin verdiği en büyüğü.“