Yunanistan’dan Yeni Hamle: Sözde “Soykırımları” Tanıtmak Üzere Mutabakat Zaptı İmzaladılar!

Yunanistan Dışişleri Bakanlığı’ndan Türkiye’ye karşı bir başka hamle daha geldi! Atina ilişkileri iyice germe yoluna gidiyor.

Dışişleri Bakanlığı tarafından yapılan yazılı açıklamada, “Ermeni Soykırımı ve Pontus Soykırımı’nın uluslararası olarak tanınması ve Kıbrıs’ın kuzey kesiminin işgalinin uluslararası olarak kınanması için birlikte çalışıyoruz.” Açıklaması yapıldı.

Yunanistan’ın Mora bölgesi Patras kentinde bir araya geldiler, Türkiye Cumhuriyeti’ni sözde “Soykırımlarla” suçlayarak birlikte hareket etmek üzere bir Mutabakat Zaptı imzaladılar.

Yunanistan Dışişleri Bakan Yardımcısı Andreas Kaçaniotis’in girişimiyle 24 Haziran 2022 Cuma günü Mora’nın Patra kentinde Yunanistan, Güney Kıbrıs ve Ermenistan’ın dış meseleler konulu üçlü toplantısına ev sahipliği yaptı.

Toplantıya ilişkin Yunanistan Dışişleri Bakanlığı’ndan yapılan yazlı açıklamada şu ifadelere yer veriliyor.

“Pontus Soykırımı, Ermeni Soykırımı ve Kıbrıs’ın Türk işgali hakkında diğer ülkeleri bilgilendirmek ve kamuoyunu bilinçlendirmek için etkinlikler.”

“Bugün burada benim kökenimin olduğu yerde, Yüksek Komiser Sayın Zareh Sinanyan ve Cumhurbaşkanlığı Komiseri Sayın Fotiu ile birlikteyiz.

Tam karşımızda Patras’ın büyük limanı bulunuyor. Yunanistan’ın ikinci büyük limanı ve başta Yunanlılar olmak üzere birçok Kıbrıslı Rum ve Ermeni’nin de önce Amerika’ya, ardından Avustralya’ya göçünün başladığı nokta.

Bu nedenle, Diaspora alanında güçlü bir tarihi yükü olan bir yerde iyi meslektaşlar ve arkadaşlar arasında olmak büyük bir onur ve zevktir.

Ülkelerimiz, Ortodoks inancımızla daha da güçlenen zengin bir tarihe ve güçlü manevi ve kültürel bağlara sahiptir.

Ayrıca, her üç ülkenin de, karşılıklı yarar için harekete geçirilebilecek farklı bir kültürel, yumuşak güç biçimi uygulayan son derece aktif bir diasporaya sahip olduğu inkar edilemez.

İşbirliğinin önemini ve aynı zamanda diasporanın dikkate değer rolünü kabul ederek, bugün bir Mutabakat Zaptı imzalayarak diaspora konularında üçlü işbirliğini güçlendirmek için önemli bir adım daha atıyoruz. Tarihsel dostluklar gelişiyor ve genişliyor.

Ermeni Soykırımı ve Pontus Soykırımı’nın uluslararası olarak tanınması ve Kıbrıs’ın kuzey kesiminin işgalinin uluslararası olarak kınanması için birlikte çalışıyoruz.

Kıbrıs sorunuyla ilgili olarak, bunun öncelikle uluslararası bir yasadışı işgal ve işgal sorunu olduğunu vurgulamak için bu fırsatı kullanıyorum. Bu nedenle Kıbrıs Cumhuriyeti ile uluslararası dayanışmanın daha güçlü ifade edilmesini diliyoruz.

Bu bağlamda, tutarlı desteğiniz ve Avrupa Birliği’nin bu konudaki tutumlarına tam olarak uyum sağladığınız için size teşekkür etmek istiyorum.

Ayrıca, Ermenistan Dışişleri Bakanı Sayın Ararat Mitzoyan’ın 27 Haziran’da Atina’ya gelişini dört gözle bekliyoruz.

İşbirliğimizin düzeyinin ve beklentilerinin göstergesi, Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi’nin daimi olmayan üyeliği için adaylarımızı karşılıklı olarak destekleme kararımızdır.

Ermenistan, Kıbrıs ve Yunanistan’ın sık ve verimli temasları var. Bu temelde, hem üçlü hem de çok taraflı düzeyde yakın ve yapıcı bir şekilde çalışmaya devam edeceğiz.

Bugün ortak etkinliklerin organizasyonuna ilişkin görüşmelerimiz sırasında, diğerlerinin yanı sıra aşağıdaki önerileri de değerlendirdik:

Pontus Soykırımı, Ermeni Soykırımı ve Kıbrıs’ın Türk işgali hakkında diğer ülkeleri bilgilendirmek ve kamuoyunu bilinçlendirmek için etkinlikler.

Yunanistan, Kıbrıs ve Ermeni diaspora topluluğu tarafından Fransa’da ortak kültürel etkinlik ve Erivan’da Diaspora Dünya Forumu Düzenlenmesi.

Bir sonraki üçlü, Ermenistan’da gerçekleşecek.

Son olarak bugün imzalanan Diaspora Sorunları Mutabakat Muhtırası’nın basit bir belge olmadığını vurgulayayım. Bu, dünyadaki Kıbrıs, Yunanistan ve Ermeni diasporaları arasındaki karşılıklı anlayışı yeniden teyit eden gerçek dostlar arasındaki bir eylemdir.

Ve son olarak bu da çok önemli. Yunanistan-Kıbrıs-Ermenistan ortak değerlerimiz, ortak rotamız var. Ama ortak deneyimlerimiz, ortak travmalarımız da var. Şiddet üzerinden siyaset yapan bir komşumuz var. Geçmişin yıkılmış imparatorluklarını hayal eden bir komşu. Konuşmayan bir komşu – tehdit ediyor. Bir arada var olmayan – sadece o var olmak istiyor.”