
“Rodop’umuzdan Bahsederken Çok Dürüst Olmalı ve Büyük Bir Gerçeği Kabul Etmeliyiz”
“Rodop’umuzdan bahsederken çok dürüst olmalı ve büyük bir gerçeği kabul etmeliyiz. Uzun yıllardır çok özel tarihi, jeopolitik, siyasal, kültürel/sosyolojik ve psikolojik etkenler bölgemizi öylesine etkilemiştir ki, yerelde ilerleme yerine, ama bazen de merkezi düzeyde (Atina hükümetleri) büyük bir Güven Açığı oluşmuştur."
İlk kez bölgemizde, bölgemizi ve Azınlığımızı da konu alan düşünce ve önerilerle yapılan çok ilginç bir çalışmanın var olduğunu okuduk.
Geçtiğimiz günlerde “Paratiritis” gazetesi, “EANOS Düşünce Merkezi” Başkanı ve aynı zamanda Rodop ilinde Yeni Demokrasi partisinde siyasi çalışmalar içerisinde bulunan ve son Parlamento seçimlerinde Yeni Demokrasi partisin Rodop Milletvekili adayı olan Fanis Kofidis’in bir yazısını yayınladı.
Yazının girişine baktığımızda şu cümleler dikkat çekiyor:
“Rodop’umuzdan bahsederken çok dürüst olmalı ve büyük bir gerçeği kabul etmeliyiz. Uzun yıllardır çok özel tarihi, jeopolitik, siyasal, kültürel/sosyolojik ve psikolojik etkenler bölgemizi öylesine etkilemiştir ki, yerelde ilerleme yerine, ama bazen de merkezi düzeyde (Atina hükümetleri) büyük bir Güven Açığı oluşmuştur.
Bu eksiklik, zaman içinde yerel anlayış ve işbirliğini sınırlamış, daha geniş bir siyasi düşüncenin oluşmasını sürdürmüş ve sürdürülebilir çok yönlü bir Kalkınma Planının uygulanmasını geciktirmiştir. Bu durum ekonomik üretimde bir gerilemeye yol açarken, aynı zamanda azınlık nüfusunun, Yunan ve Avrupa gerçekliğine entegrasyonunda da bir gerilemeye neden olmuştur.” İfadelerinin kullanılması dikkat çekici.
“EANOS Düşünce Merkezi” Başkanı Fanis Kofidis’in kaleme aldığı ve “Paratiritis” gazetesinde yayınlanan yazının tamamı aynen aşağıdaki gibidir:
“BÖLGEMİZDE GÜVEN VE REFAH İÇİN ÖNCELİKLİ PLAN”
“Rodop’umuzdan bahsederken ve genel ilerlemeye doğru gerçekten büyük bir adım atıp atamayacağını merak ederken, çok dürüst olmalı ve büyük bir gerçeği kabul etmeliyiz: Uzun yıllardır çok özel tarihi, jeopolitik, siyasal, kültürel/sosyolojik ve psikolojik etkenler bölgemizi öylesine etkilemiştir ki, yerelde ilerleme yerine, ama bazen de merkezi düzeyde büyük bir Güven Açığı oluşmuştur.
Bu eksiklik, zaman içinde yerel anlayış ve işbirliğini sınırlamış, daha geniş bir siyasi düşüncenin oluşmasını sürdürmüş ve sürdürülebilir çok yönlü bir Kalkınma Planının uygulanmasını geciktirmiştir. Bu durum ekonomik üretimde bir gerilemeye yol açarken, aynı zamanda Azınlık nüfusunun Yunan ve Avrupa gerçekliğine entegrasyonunda da bir gerilemeye neden olmuştur.
Hükümetin ve özellikle Başbakan Kiriakos Miçotakis’in önemli projelere ve programlara gösterdiği ilgisinden ve bölgemizde Refah için bütünsel bir reçete (ekonomik büyüme, sosyal uyum, güvenlik duygusu ve öz güven) aradığımız için, en önemli Önceliklere ve Genel olarak büyümeyi sağlayacak, güveni tesis edecek ve Azınlık halkının Yunan ve Avrupa yaşamının tüm avantajlarından aktif olarak yararlanmasını sağlayacak bir Koordinasyon Mekanizmasının kurulmasıdır.
Bu öncelikler şunlardır:
1- İklim değişikliğinin etkileri karşısında, Fotovoltaik “Kooperatifleri” (yani, köylerdeki yerel yönetim meclisleri ve girişimciler arasında çok ucuz elektrik için ortaklıklar) kurulması gibi önemli önceliklerin yanı sıra, en önemli ihtiyaç, kaybedilen milyonlarca metreküp yüzeysel suyun bir kısmının değerlendirilmesidir. Bunlar, “Ana” olan akarsulardan başlayarak, nehir ve dere yataklarına yeraltından birbirine bağlanarak “zincir” halinde büyük kapasiteli su depolarının oluşturulması. Bu projenin en önemli faydaları sulama, hayvancılık, yangınla mücadele ve taşkınlıkları korumaktır.
2- İş ve Kalkınmada özellikle Rodop ve İskeçe’de, bölgede yararlı mesleki alanlarda deneyime sahip olan ancak henüz mesleki bir diplomaya sahip olmayan binlerce kişinin (Üniversite ve Odalar tarafından) hızlandırılmış (altı aylık) eğitim Konularında diploma almaları büyük fayda sağlayacaktır. Sonuç olarak, istihdam yetersizliği, işsizlik ve Trakya’nın (Batı) yeni üretici eller ve beyinler tarafından terk edilmesi önlenecektir.
Sertifika aldıktan sonra bu kişiler, hammaddelerin, ürünlerin ve hizmetlerin bir sanayi biriminden diğerine devredildiği, yerelliği sürdürülebilir ve ihracata yönelik bölgesel kalkınmaya dönüştüren Sanayi Bölgelerindeki Endüstriyel Zincirde çalışacaklardır. Ve tüm bunlar bölgedeki her Sanayi Bölgesi ve ana Limanlardaki ilgili modern Lojistik ile desteklenecektir.
3- Turizmin geliştirilmesi de öncelikli konular arasında yer alıyor. Özellikle kıyı şeridindeki binlerce tatil evinin organize bir şekilde kullanılarak yatak kapasitesinin önemli ölçüde artırılması gerekiyor.
4- Müslüman çocuklarda eğitimsel dışadönüklüğün ve Yunanca dil yeterliliğinin güçlendirilmesi belirleyici öneme sahiptir. Ve bu iki temel yolla başarılabilir:
a- Mümkün olduğu kadar çok Azınlık okulunun tam gün okullara dönüştürülmesiyle, eğitimin iyileştirilmesinin yanı sıra, (örneğin İngilizce, dijital beceriler ve okul konularında yardım için), faaliyet gösteremeyen okulların öğrencilerinin de entegrasyonu sağlanacaktır.
b- Türk dilinin, bazı Yunan devlet okullarında (örneğin pilot uygulama) zorunlu eğitim kapsamına alınmasıyla Azınlık çocukları için temel ders olarak dahil edilmesi. Böylece, onların Yunan eğitim gerçekliğiyle temaslarını, mesleki açıdan çok sayıda beklentilerini, sosyal uyum ve sinerjiyi güçlendirecektir.
5- Yerel seçimlerde yeni seçilenlere göreve başlayıncaya kadar özel Yönetim seminerleri ile hızlı bir ‘eğitim’. Bu şekilde, özellikle bazı Belediyelerde, iş üretimini ve gelişimini geciktiren İdari kurallar ve Dil bilgisindeki hâlâ büyük boşlukların nasıl ele alındığını, aynı zamanda, merkezi devletin bölgemize karşı duyarsızlığı veya bilinçli terk edilişi hakkındaki çok olumsuz “parafiloloji” zayıflatılacaktır.
6- Kültür ve Spor alanında büyük etki yaratacak iki uygulama şunlar olacaktır:
a- Doğu Makedonya ve Trakya Bölgesi’ndeki her büyük köyde kamuya açık “Dijital Bilgi ve Kültür Merkezleri”nin oluşturulması ve
b- 3-4 yaş kategorisinde (7-18 yaş) binlerce çocuğun katılımıyla 8-9 ay sürecek düzenli bir Bölgesel 5X5 futbol şampiyonasının kurulması ve her büyük köyde uygun saha altyapısının oluşturulması. “Çok kültürlü” gençlerimizin kolektif olumlu deneyimlere ve paylaşılan özlemlere entegre edilmesinin etkisi belirleyici olacaktır.
Son olarak, Yunanistan genelinde ve dolayısıyla Rodop’ta daha koordineli, ademi merkeziyetçi, hızlı, şeffaf ve dolayısıyla daha etkili bir Yerel Yönetim için, Eyalet ve Belediyelerin Yönetimlerinin, (Eyalet ve Belediye Başkanları dışında, sadece ilgili tematik Eyalet Yardımcıları ve Belediye Başkan Yardımcılarının katılımıyla) ayda bir kez ortaklaşa olarak bir araya gelebilecekleri “BÖLGE OTURUM” (Περιφερειακά Βουλευτήρια/Ολομέλειες) kurumunun kurulması faydalı olacaktır.
Elbette, yukarıdakilerin başarılı bir şekilde uygulanması için;
ÖZEL REFAH PLANLAMASI, küçük üyeli PROJE KOORDİNASYONU VE İLETİŞİM MEKANİZMASI’nın oluşturulmasıyla da hızlandırılacaktır. Bunların doğrudan Başbakana bağlı olması ve bölgemizle ilgili tüm Bakanlıklar ve yetkili Merkezi ve Yerel Yönetimlerle işbirliği yapması önerilmektedir.
Mekanizmanın rolü, Öncelikli Planlamanın uygulanmasını koordine etmek (denetlemek, tavsiyede bulunmak, danışmanlık yapmak ve hızlandırmak) ve aynı zamanda hükümetin kalkınma ve sosyal politikasının her yönünü herkese sistematik olarak iletmek ve elbette Azınlık toplumunda – sürekli bilgilendirmeyle insanların aydınlanması ve işbirliğini amaçlamaktadır.
En iyi sonuçların, doğru araçlarla herkesin birbirine ve tabii ki Müslüman vatandaşlarımızın Yunan kurumlarına olan GÜVENİ güçlendirildiğinde ortaya çıkacağı açıktır.
“Her insanın kültürel/etnik (πολιτισμικό/εθνοτικό) olarak ne isterse onu hissetme hakkının kendiliğinden ortaya çıktığını“ desteklediğimizde ve aynı zamanda “ANA, ORTAK VE GÜÇLÜ BİR KİMLİĞİMİZ VAR: REFAHÇIL YUNAN VE AVRUPA VATANDAŞI KİMLİĞİMİZ” vurguladığımızda en iyi gelecek önümüzdedir.
Dolayısıyla, Refah bizim gerçek hedefimiz olduğundan, böylesine bütüncül bir Plan uygulanırsa ve yeterli Koordinasyon sağlanırsa, Rodop’umuzun artık yoksul bir akraba olmayacağından, ancak Sorumluluk ortak İsteğimizle buluştuğunda, o zaman birlikte başarabiliriz!
Fanis Kofidis,
EANOS Düşünce Merkezi Başkanı,
(Rodop’ta Yeni Demokrasi siyasetçisi).