
Yunanistan’ın Planladığı Çok Katmanlı Hava Savunma Sistemi Nedir? ve Nereye Kurulacak?
Son dönemde Ege ve Doğu Akdeniz'deki jeopolitik gerilimler, komşu ülkeleri askeri modernizasyon yarışına itmiş durumda. Yunanistan'ın İsrail ile imzalayacağı 3 milyar Euro'luk devasa hava savunma anlaşması, bu yarışın en somut ve stratejik adımı olarak karşımıza çıkıyor.
Son dönemde Ege ve Doğu Akdeniz’deki jeopolitik gerilimler, komşu ülkeleri askeri modernizasyon yarışına itmiş durumda. Yunanistan’ın İsrail ile imzalayacağı 3 milyar Euro’luk devasa hava savunma anlaşması, bu yarışın en somut ve stratejik adımı olarak karşımıza çıkıyor.
Yunanistan Savunma Bakanı Nikos Dendias’ın bahsettiği “beş ayrı tip füze sistemi” ile kurulacak olan bu “Çok Katmanlı Hava Savunma Mimarisi”, bir modernizasyon hamlesinden çok, ülkenin savunma doktrininde köklü bir değişimin sinyalini veriyor.
Bu plan, İsrail’in roket, seyir füzesi ve uçak tehditlerine karşı kullandığı Demir Kubbe (Iron Dome) ve diğer sistemlerden oluşan ünlü katmanlı mimarisini Ege coğrafyasına uyarlama çabasıdır. Amaç, tek bir zayıf noktası olmayan, her menzil ve irtifadaki tehdidi durdurabilecek kapsamlı bir “Gök Kalkanı” inşa etmektir.
Bu hamlenin ana itici gücü olarak raporda da açıkça belirtilen “Türk tehdidi” algısı, Atina’nın savunma önceliklerini yeniden şekillendiriyor. Batı Trakya ve Doğu Ege Adaları gibi hassas bölgelerin öncelikli olarak bu sistemlerle donatılacak olması, stratejik planlamanın doğrudan coğrafi risk haritasına göre yapıldığını gösteriyor.
Yunanistan, sadece savunmada kalmayıp, Rampage gibi uzun menzilli taarruz füzeleriyle de caydırıcılık yeteneğini artırmayı hedefleyerek, yeni savunma kompleksini bir “aktif caydırıcılık” aracı olarak konumlandırıyor.
Özetle, bu anlaşma, Yunanistan’ın hava ve füze savunmasını 21. yüzyılın gerektirdiği “katmanlı güvenlik” modeline taşıyarak, Ege’deki askeri dengeyi yeniden tanımlama potansiyeli taşıyan çok kritik bir adımdır.
Bu nedenle, İsrail ve Yunanistan’ın yakında büyük ölçekli bir stratejik anlaşma imzalaması bekleniyor. Anlaşmaya göre İsrail, yaklaşık 3 milyar euro (yaklaşık 3.5 milyar dolar) karşılığında Yunanistan’a üç hava savunma sistemi satacak.
Bu anlaşmanın, Rafael’den “Spider” ve “David’s Sling” sistemlerinin yanı sıra, havacılık endüstrisinden “Barak MX” sistemini içermesi muhtemel.
Bu sistemlerin, Yunanistan’ın elindeki Patriot sistemleriyle birlikte yeni bir komplekse eklenmesi bekleniyor. Yunanistan’ın, Patriot sistemlerini İsrail savunma endüstrisinin yardımıyla modernize etmesi de olasılık dahilinde.
Yüksek fiyatın, başlangıçta sadece Batı Trakya ve Doğu Ege Denizi bölgelerinin kapsanmasını amaçladığı, ilerleyen dönemlerde başka anlaşmaların da beklendiği belirtiliyor.
Yunanistan Savunma Bakanı Nikos Dendias’ın bahsettiği “beş ayrı tip füze sistemi” ile oluşturulacak katmanlı savunma, İsrail’in “Demir Kubbe” (Iron Dome) ve diğer sistemlerinden oluşan katmanlı füze savunma mimarisine benzer bir yapı kurma çabası olarak görülüyor.
İsrail’den tedarik edilmesi planlanan olası sistemler ve füzeler şunlardır:
1. Kısa ve Orta Menzilli Savunma (Demir Kubbe Benzeri)
Demir Kubbe (Iron Dome) veya Benzeri Bir Sistem: Yunan medyası ve yetkililer sıkça, maliyeti 2 milyar Euro’yu bulabilecek, İsrail’deki Demir Kubbe benzeri bir sistemin oluşturulmasından bahsediyor.
İsrail Muadili: Demir Kubbe, kısa menzilli roket ve topçu mermilerine karşı kullanılır. Yunanistan’ın bu katman için İsrail ile görüşmeler yürüttüğü doğrulanmıştır.
BARAK MX Hava Savunma Sistemi: Bu sistem, kısa (35 km), orta (70 km) ve uzun (150 km) menzilli versiyonlara sahip olup, Yunanistan’ın farklı operasyonel gereksinimlerini karşılamak üzere tasarlanmıştır. İsrail merkezli IAI (Israel Aerospace Industries) tarafından üretilmektedir ve Yunanistan’ın ilgilendiği sistemler arasındadır.
2. Hassas Vuruş ve Mobil Füze Sistemleri
Dendias’ın adalara konuşlandırılacağını söylediği “mobil füze fırlatma sistemleri” için şu sistemler öne çıkıyor:
Spike NLOS Füzeleri: İsrail yapımı bu güdümlü tanksavar füzeleri, 370 milyon Euro değerindeki bir alım kararıyla gündeme gelmiştir. Bu füzeler, deniz hedeflerine karşı da kullanılabilme yeteneği sayesinde kıyı savunması için kritik öneme sahiptir.
PULS (Hassas Üniversal Fırlatma Sistemi) Füzeleri: Satın alınması kararlaştırıldığı takdirde 500 milyon Euro’ya mal olacağı belirtilen PULS, İsrail’in Elbit Systems şirketi tarafından üretilen gelişmiş bir roket ve füze fırlatma sistemidir. Karadan karaya hassas vuruş yeteneği sunar.
3. Uzun Menzilli Taarruz Füzeleri (Ek Tedarikler)
Yunanistan’ın sadece savunma değil, taarruz yeteneklerini de artırmak için İsrail’den tedarik ettiği veya edeceği füzeler de bulunmaktadır:
Rampage Süpersonik Füzeler: Uzun menzilli (150 km) bu süpersonik füzeler, yerde konuşlu savaş uçakları, askeri hava üsleri ve komuta merkezleri gibi hedefleri vurmak için tasarlanmıştır.
Spice Güdümlü Mühimmatlar: Yüksek hassasiyetli, GPS/INS güdümlü bu bombalar, yaklaşık 100 km menzilden hedeflere kesin vuruş yapma imkanı sunar.
Özetle, Yunanistan’ın planı, kısa menzilde Demir Kubbe benzeri bir kalkan, orta ve uzun menzilde Barak MX gibi sistemler ve Ege adalarında konuşlandırılacak Spike NLOS ve PULS gibi mobil fırlatma sistemlerini entegre ederek Türkiye’den gelebilecek hava ve deniz tehditlerine karşı çok katmanlı bir savunma duvarı oluşturmaktır.
Türkiye’nin Karşı Hamleleri: Yerli ve Asimetrik Güç
Yunanistan’ın İsrail sistemlerine odaklanması, Türkiye’nin kendi ulusal hava ve füze savunma sistemlerinin geliştirilme sürecini daha da hızlandıracak ve Ege’deki kuvvet çarpanlarını artırmasına yol açacaktır.
1. Yerli Çok Katmanlı Hava Savunma Sistemi: SİPER ve HİSAR Ailesi
Türkiye, Yunanistan’ın ithal sistemlerine karşı, kendi yerli ve milli imkanlarıyla geliştirdiği katmanlı hava savunma mimarisine odaklanmaktadır.
Çelik Kubbe: Yunan medyasının da yakından takip ettiği bu kavram, Türkiye’nin çok katmanlı ve entegre hava savunma sistemleri ailesini ifade eder. Bu sistem, balistik füzelerden seyir füzelerine ve İHA’lara kadar tüm tehditleri karşılamak üzere tasarlanmıştır.
Alçak ve Orta İrtifa: HİSAR-A+ ve HİSAR-O+ sistemleri, halihazırda envantere girmiş ve özellikle seyir füzeleri ve İHA’lar gibi tehditlere karşı güçlü bir koruma sağlamaktadır.
Uzun Menzil: SİPER Uzun Menzilli Bölge Hava ve Füze Savunma Sistemi, Türkiye’nin en kritik projesidir.
SİPER Blok 1 (70-100 km) ve Blok 2 (120-140 km) füzelerinin testleri tamamlanmış ve teslimatları başlamıştır.
SİPER Blok 3 (180+ km) gibi daha uzun menzilli versiyonlar üzerinde çalışmalar sürmektedir. Bu sistemler, Ege ve Batı Trakya’ya konuşlandırılacak ve hali hazırda var olan Yunan silah sistemlerinin menzillerine karşı koyabilecek kapasitede olacaktır.
Mevcut Sistem
S-400 sistemleri ise (NATO ile yaşanan sorunlara rağmen) Türkiye’nin uzun menzilli hava savunma kapasitesini koruyan bir unsur olarak arka planda bulunmaktadır.
2. Hava Kuvvetlerinin Modernizasyonu ve Yeni Uçak Alımı
Yunanistan’ın F-35 alım süreci ve Rafale F4 jetleri ile hava üstünlüğü çabasına karşılık Türkiye, hava gücünü güncel tutmak için kritik adımlar atmaktadır.
F-16 Modernizasyonu
Türk Hava Kuvvetleri’nin envanterindeki F-16’lar, Özgür Projesi kapsamında modernize edilmekte ve yerli sistemlerle donatılarak F-16V (Viper) seviyesine yaklaştırılmaktadır.
Eurofighter Typhoon Alımı
Türkiye, hava kuvvetlerinin acil ihtiyacını karşılamak ve F-16’ların yerine geçecek ara bir çözüm sağlamak amacıyla Eurofighter Typhoon savaş uçaklarını tedarik etme sürecine girmiştir. (İlk etapta Katar üzerinden veya Avrupa ülkeleriyle doğrudan anlaşmalarla.)
KAAN Milli Muharip Uçak
Beşinci nesil savaş uçağı KAAN’ın geliştirilmesi ve seri üretime geçirilmesi, uzun vadede Türkiye’nin Ege’deki hava üstünlüğünü yeniden kazanma stratejisinin anahtarıdır.
3. Asimetrik Caydırıcılık ve Vurucu Güç
Yunanistan’ın hava savunma kalkanı kurmasına karşılık, Türkiye’nin en güçlü cevabı kalkanı aşan veya atlatmaya odaklanan asimetrik vurucu güç olacaktır.
Bölgesel Güç Çarpanları (İHA/SİHA/TİHA)
Türkiye, Bayraktar TB2, Akıncı, Aksungur gibi İHA/SİHA sistemlerinde dünyanın önde gelen gücüdür. Bu sistemler, entegre hava savunma sistemlerini doyurma (salvo atışları ile kalkanın kapasitesini doldurma) ve hedefleme konusunda kritik rol oynar.
KIZILELMA İnsansız Savaş Uçağı (MİUS)
Radarda düşük görünürlüğe sahip (stealth) ve süpersonik hızda uçabilen KIZILELMA, Yunanistan’ın kuracağı gelişmiş hava savunma sistemlerine karşı en büyük tehdit olarak görülmektedir.
Yerli Seyir ve Balistik Füzeler
Yunanistan’ın İsrail’den PULS ve Spike füzeleri almasına karşılık Türkiye, yerli karadan karaya füze sistemlerinin menzilini ve hassasiyetini artırmaktadır.
Tayfun
Türkiye’nin kısa menzilli balistik füze geliştirme programı, Yunanistan’ın Trakya ve Ege’deki konuşlanmalarına karşı anında ve caydırıcı bir cevap yeteneği sunmaktadır.
Özetle
Türkiye’nin hamlesi, pahalı ve ithal bir kalkan kurmak yerine, kendi yerli entegre hava savunma sistemlerini (HİSAR/SİPER) tamamlamak ve bu kalkanı alt edebilecek düşük maliyetli/yüksek kapasiteli asimetrik (İHA/SİHA ve kısa menzilli balistik/seyir füzesi) vurucu gücü geliştirmeye odaklanacaktır.
Bu gelişmeler ışığında, Ege’deki askeri denge bir süre daha karşılıklı modernizasyon ve silahlanma yarışıyla şekillenmeye devam edecektir.
Ancak ABD, AB ve İsrail’in desteği olmadan Yunanistan’ın ekonomisi bu yarışa daha ne kadar dayanacaktır o da soru işareti. Peki bu ülkeler Yunanistan’dan alacaklarını aldıktan ve iki komşu ülke Yunanistan-Türkiye baş başa kaldıktan sonra ne olacak?
Hesap iyi yapılmalıdır. Yunanistan’ı felakete sürükleyenler bunun hesabını iyi yapsınlar ki ikinci bir Ukrayna hezimeti yaşanmasın.