Batı TrakyaEditörün Yazıları

Milletvekili Maaşı Peşinde Değiller, Dava Peşindeler

Bu kardeşlerimiz, gerçek anlamda Batı Trakya Türk Azınlığının bir bütün olarak verdiği hak ve hukuk arama mücadelesi için Avrupa Parlamentosu seçimlerine geceli gündüzlü çalışmaya devam ediyor.

Milletvekili maaşı peşinde olmayan bu kardeşlerimiz, gerçek anlamda Batı Trakya Türk Azınlığının bir bütün olarak verdiği hak ve hukuk arama mücadelesi için Avrupa Parlamentosu seçimlerine geceli gündüzlü çalışmaya devam ediyor.

Kadın erkek demeden kimi afişler asarak, kimi oy pusulaları üzerinde çalışarak kimi ise günün sıcak saatlerinde ev ev, kapı kapı dolaşarak bu seçimlerde DEB Partisinin alacağı her oyun önemine dikkat çekerken, Başkan ve adaylar her gece bir köyde Batı Trakya Türk insanının birlik beraberlik içinde kenetlenerek sandığa gitmelerinin ne derecede önemli olduğuna vurgu yapıyor.

blankEvet, ülkemiz Yunanistan’da her seçimin Azınlık açısından önemi büyük. Bu seçimlerde de aynı anlayışla hareket ederek, özellikle Azınlık içinde değişik çevrelere hizmet eden çok az sayıda kişilerin kendi çıkarları uğruna çıkardığı çatlak ve bölücü seslerden etkilenmeden her birey sandığa gitmelidir. Bu seçimleri Azınlık insanı olarak gerçek anlamda bir fırsat olarak görmemiz lazım.

Köylerde yapılan mitingler kalabalık olur, az olur, hiç kimse gelmez ama bu ölçü olmamalıdır, ölçü olarak algılanmamalıdır. Bu tür seslerin tuzağına düşmemek gerek. Bizim insanımız nihayetinde ne yapacağını çok iyi bilmektedir.

Başına bir şey gelse yine yardımına ilk koşacak olan Azınlık insanıdır, konu komşusudur, STK’larımızdır, Müftülüklerimizdir kısacası, Azınlığın hak ve hukuk davasını gözeten takip eden kurum ve kuruluşlarımız toplumumuzla birlikte hareket edecektir.

Örnekleri çok ve vermek gerekirse, bir komşumuzun evi yansa parayı Atina vermiyor, her zaman olduğu gibi Müftülklerimiz kurum ve kuruluşlarımız yardım kampanyalarıyla çam sakızı çoban armağanı bir nebze de olsa ailenin yaşadığı felakete can simidi olmaya özen gösteriyor. Tabii ki bu Azınlığın ekonomik gelir seviyesiyle de alakalı bir durum. Bir soydaşımız hasta olsa yine kurum ve kuruluşlarımız devreye girerek hastanın tedavisi için basit bir belgeyle ne gerekiyorsa yapıldığına hepimiz şahit oluyoruz.

Kardeşlerim;

blankYıllarca temsilcilerimiz aracılığıyla Atina’ya gönderdiğimiz sesimizi Atina duymazlıktan geldi geliyor! Ülkemiz Yunanistan’ın bizi Azınlık olarak ötekileştirme politikası harfiyen özellikle Batı Trakya’da tam gaz devam ediyor.

Yunanistan bizi, 1923 yılında Lozan’da emanet olarak aldığı Azınlık kavramını tamamen bitirmek istiyor, normal bir Yunan olarak görmek ve zaman diliminde entegrasyon usulü değil, asimilasyon uygulamasıyla bu bölgeden dışarıya da dağıtarak uzun yıllar projesini uyguluyor.

Şimdilerde Başbakan Miçotakis ve önceki seleflerinin de zamanı geldiğinde belirttikleri üzere, “Batı Trakya’da Yunanlı Müslümanların durumu Avrupa’ya örnektir, baskı yoktur, haksızlık yoktur, herkes Yunan yasaları karşısında o meşhur “İsonomia-İsopolitia” deyimiyle Avrupalıları da uyutmak üzere bir bakıma da başarılı oluyor ve olduğunu da görüyoruz.

Eşitlik diyorlar, bu konuda tek bir örnek vermek istiyorum; Azınlık hane ekonomisi ne seviyede? Yunan aile ekonomisi nerelerde? Buna bakmanız, bunu dikkate almanız ve değerlendirmeniz yeterli olacaktır. Yunan devletine tek soru; AZINLIK GENÇLERİ AİLELERİNİ GERİDE BIRAKARAK NEDEN BEÖLGEYİ TERK EDİYOR? BU BÖLGENİN GERİ KALMIŞLIĞINA VE YATIRIMLARIN AZINLIĞA YANSIMAMASINA CEVABINIZ NEDİR?

Son olarak, ülkemiz Yunanistan’ın bu yukarıdaki Batı Trakya Türk Azınlığı üzerinde uygulamasına, Atina’nın tıkalı kulaklarını aşarak ibreyi Avrupa’ya, Avrupa kapılarının aşındırılmasına, Avrupalıları sürekli bilgilendirme çalışmalarına odaklamaktan başka şansımız yok! Bunun için de ucunda Milletvekili maaşı olmayan ve ülke barajına takılan hak hukukumuzu arama pahasına sandığa giderek oyumuzu muhakkak kullanmalıyız.

“Biz TÜRKÜZ” demek artık yeterli değil! biz Türklüğümüzü ve dinimizi zaten biliyor ve gerektiği gibi muhafaza ederek yaşıyoruz. Artık bir adım ileriye gitmemiz gerek. Bunu da bu seçimlerde sandıktan çıkacak sonucun gücüyle ileriye taşımanın koridorlarını aramalıyız. Bir Avrupa vatandaşıyız. Avrupa bizi göz ardı edemez, etmemelidir. Gerekirse sesimizi gör çıkarmak için  Strazburg, Brüksel’e giderek demokratik bir şekilde Batı Trakya’da yaşananların gerçek yüzünü göstermesini de biliriz.

Yunanistan ve onu yönetenler sessizliğimize aldanmasın! Yapmamız gerekeni bilmediğimizden değil, çok iyi biliyoruz! Atina hükümetleri bunun artık farkına varmalıdır. Ali-Cengiz oyunlarını terk ederek Azınlığın gerçek sorunlarına eğilmelidir.

Son olarak basında, İstanbul’da Rum Azınlığın Ruhban Okulunda bazı olumlu gelişmeler yaşandığı yönünde haberler okuyoruz, görüyoruz. Bunlar güzel gelişmeler. Türkiye Cumhuriyeti‘nin attığı cesur adımları, iç siyaset baskısındaki prangaları kırarak keşke ülkemiz Yunanistan da atabilse.

Lozan Barış Anlaşması’nda Batı Trakya Müslüman Türk Azınlığı üzerinde garantör olan Anavatan Türkiye Cumhuriyeti Devleti’ne ve diğer garantör ülkelere de sesleniyoruz; garantör ülkeler olarak gereğini yerine getirmenizi sizlerden talep ediyoruz.

Haberin devamını oku

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Rastgele Haberler

Başa dön tuşu