“Lozan Antlaşması’na Uyması Gereken Ülkemiz Midir? Yoksa Anavatanımız Mı?”
Yunanistan’ı yönetenler Batı Trakya Türk toplumunun yıllardır maruz kaldığı hak ihlallerini görmezden gelmeye devam ediyor.
Yunanistan’ı yönetenler Batı Trakya Türk toplumunun yıllardır maruz kaldığı hak ihlallerini görmezden gelmeye devam ediyor.
ABTTF Başkanı: “Ülkemiz eğitim özerkliğimizi yıllar içinde tek taraflı politika ve uygulamalarla gasp ederken, ilkokullarımızı öğrenci yetersizliğini gerekçe göstererek her yıl teker teker kapatırken ve iki dilli azınlık anaokulu talebimizi görmezden gelirken anavatanımız Rum Ortodoks azınlığın talebi doğrultusunda Gökçeada’da sadece dört öğrenci için bile okullar açmıştır. Halihazırda Gökçeada’da Rum Ortodoks azınlığa ait anaokulu, ilkokul ve ortaokul-lisede eğitim verilmektedir.
Şimdi sormak istiyorum: Lozan Antlaşması ve uluslararası sözleşmelerden doğan yükümlülüklerine uyması gereken ülkemiz midir yoksa anavatanımız mı?”
Yunanistan Cumhurbaşkanı Katerina Sakellaropulu ve Başbakanı Kiriakos Miçotakis, Gökçeadalılar Derneği’nin 16 Ocak 2022 tarihinde çevrim içi düzenlenen yılbaşı çöreği etkinliğine video konferans ile katıldı. Yunanistan Dışişleri Bakanı Nikos Dendias da etkinliğe mesaj gönderdi.
Cumhurbaşkanı Sakellaropulu etkinlikte yaptığı selamlama konuşmasında, Türk makamlarının Türkiye’de yaşayan Rum Ortodoks azınlığa karşı tutumlarını değiştirmeleri ve Lozan Antlaşması’nda gayri Müslüm azınlıklarla ilgili öngörülen hükümleri insan haklarının korunmasına ilişkin uluslararası sözleşmelere uygun olarak istisnasız uygulamaları yönündeki umudunu koruduğunu dile getirdi. Sakellaropulu, Yunanistan’ın Gökçeada Helenizminin güçlendirilmesi ve zaman içinde uğradığı adaletsizliklerin giderilmesine yönelik çabaları her zaman destekleyeceğini kaydetti.
Başbakan Miçotakis ise konuşmasında, Yunan hükümetinin Gökçeada Rumlarının her daim yanında olacağını belirterek, Türkiye’yi ülkedeki Rum Ortodoks azınlığın haklarına saygı duymaya çağırdı. Her türlü uluslararası platformda imzaladıklarına saygı göstermesi için Türkiye’ye baskı yapacaklarını belirten Miçotakis, Ankara’ya resmi taahhütlerini sürekli hatırlatacaklarını çünkü Türk vatandaşları olan Gökçeada Rumlarına yönelik herhangi bir ayrımcılığın sadece Lozan Antlaşması’nın değil, aynı zamanda insan haklarının korunmasına ilişkin uluslararası sözleşmelerin de ihlali olduğunu söyledi.
Dışişleri Bakanı Dendias da gönderdiği mesajında, Türkiye’yi Lozan Antlaşması’nı eksiksiz bir şekilde uygulamaya ve Gökçeada, Bozcaada ve İstanbul’daki Rum Ortodoks azınlığın haklarına tam olarak saygı göstermeye çağırdı. Türkiye’den insanların ve azınlıklara mensup kişilerin haklarına saygı gösterilmesi konusunda uluslararası ve Avrupa standartlarına uymasını isteyen Dendias, her fırsatta Türkiye’nin taahhütlerini hatırlatmayı ve Gökçeada Helenizminin uğradığı adaletsizlikleri vurgulamayı sürdüreceklerini ifade etti.
“Lozan Antlaşması’na Uyması Gereken Ülkemiz Midir? Yoksa Anavatanımız Mı?”
Konuyla ilgili olarak Avrupa Batı Trakya Türk Federasyonu (ABTTF) Başkanı Halit Habip Oğlu, “Ülkemiz Yunanistan’ın Cumhurbaşkanı, Başbakanı ve Dışişleri Bakanının benzer içerikteki açıklamalarını büyük bir şaşkınlıkla okudum. Ülkemizin en üst düzey yöneticileri açıklamalarıyla bir kez daha gerçeklere sırt çevirme ve sadece kendilerinin inandığı bir illüzyonu dile getirme alışkanlığını sürdürdüler.
Ülkemiz, 1923 Lozan Barış Antlaşması ile belirlenen mütekabiliyet esası çerçevesinde anavatanımızdaki Rum Ortodoks azınlığı ile aynı haklar tanınan Batı Trakya Türk toplumunu yok saymakta, tehdit ve tehlike olarak görmektedir.
Derneklerimizle ilgili Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi kararlarını Avrupa Konseyi Bakanlar Komitesi’nin tüm uyarı ve çağrılarına rağmen yaklaşık 14 yıldır uygulamayan ülkemizin anavatanımıza Lozan Antlaşması ve uluslararası sözleşmelerden doğan yükümlülüklerine uyma çağrısında bulunması abesle iştigaldir.
Ülkemiz eğitim özerkliğimizi yıllar içinde tek taraflı politika ve uygulamalarla gasp ederken, ilkokullarımızı öğrenci yetersizliğini gerekçe göstererek her yıl teker teker kapatırken ve iki dilli azınlık anaokulu talebimizi görmezden gelirken anavatanımız Rum Ortodoks azınlığın talebi doğrultusunda Gökçeada’da sadece dört öğrenci için bile okullar açmıştır.
Halihazırda Gökçeada’da Rum Ortodoks azınlığa ait anaokulu, ilkokul ve ortaokul-lisede eğitim verilmektedir. Şimdi sormak istiyorum: Lozan Antlaşması ve uluslararası sözleşmelerden doğan yükümlülüklerine uyması gereken ülkemiz midir yoksa anavatanımız mı?” dedi.