“Haberim Yoktu, Buna Asla İzin Vermezdim“

Yunanistan Başbakanı Kiriakos Miçotakis, muhalefetteki Panhelenik Sosyalist Hareket (PASOK) lideri Nikos Andrulakis’ten, 2021’de Yunanistan istihbarat servisinin kendisini dinlediğini bilmediği için özür dileyerek, “Haberim yoktu, buna asla izin vermezdim. Bay Androulakis’e yapılan hata için bir özür borçluyum” dedi.

Yunanistan Başbakanı K,riakos Miçotakis, Yunan Ulusal İstihbarat Teşkilatı EYP’nin Başkanı Panagiotis Kontoleon’un, Panhelenik Sosyalist Hareket (PASOK) lideri Nikos Androulakis ve CNN Yunanistan’ın ekonomi muhabirlerinden Thanasis Kukakis’in telefonlarının dinlendiğine dair iddialar için özür diledi.

Miçotakis açıklamasında şu ifadeleri kullandı:

“Demokrasimizde gölgelere izin yok. Bu nedenle, son gelişmeler hakkında sizinle açıkça konuşmak istiyorum.

Birkaç gün önce, Eylül 2021’de ve o hala bir AP Parlamentosu milletvekili iken, Ulusal İstihbarat Teşkilatı’nın Nikos Androulakis’in cep telefonuyla yasal bir bağlantı kurduğunu öğrendim.

Prosedür, bir önceki hükümet tarafından 2018’de kabul edilen hükümde belirtildiği gibi, bir başsavcının onayını aldı. Üç ay sürdü ve Sn Androulakis’in KINAL başkanlığına seçilmesinden birkaç gün sonra yasaların gerektirdiği şekilde otomatik olarak askıya alındı.

Her şey yasal olarak yapılmasına rağmen Milli İstihbarat Teşkilatı bu eylemin siyasi boyutunu hafife aldı. Resmi olarak yeterliydi, ancak siyasi olarak kabul edilemezdi. Halkın Ulusal Güvenlik Servislerine olan güveninde çatlaklara yol açmamalıydı.

Önde gelen bir siyasi şahsiyetle ilgili olmasına rağmen, ele alınma şekli eksikti. Tam da bu nedenle EYP Başkanı derhal görevden alındı. Başbakanlık Genel Sekreteri ise objektif siyasi sorumluluğu üstlendi.

Ve sorumluluk kelimesi doğrudan sıfattan geldiği için doğrudan tekrar ediyorum: Yapılanlar kanunun lafzına uygun olabilirdi ama yanlıştı. Bundan haberim yoktu ve açıkçası buna asla izin vermezdim!

Ancak bu olay, istihbarat servislerinin işleyişinde ek “filtrelerin” eksikliğini ortaya çıkardı. Çünkü siyasi bir kişinin izlenmesi, kesinlikle deneyimli ve yetkin bir yargı görevlisinin bile yargısının ötesinde garantiler gerektirir.

Öte yandan şunu da netleştirmek istiyorum: Milli İstihbarat Teşkilatı’nın hizmeti önemli. Yunanistan’ın Evros veya Ege’deki zorluklarla yüzleşmeye hazır olması bu durumu kesinlikle yansıtıyor. Daimi diplomatik ve savunma zırhımızla, ama aynı zamanda toplumun terörizm ve suçla günlük savaşında da önemli hizmetler veriyor.

Dolayısıyla yaşanan bir kayma, ölçülebilir bir ulusal fayda projesini gölgeleyemez. Ve içinde yaşadığımız karmaşık dünyada güvenilir bilginin ne kadar değerli olduğunu anlamak için uzman olmaya gerek yok.

Bu kurum, ulusal güvenlik ve vatanın jeopolitik hareketlerden korunmasının yanı sıra asimetrik ve hibrit tehditlerden de sorumludur. Bu nedenle çoğu Avrupa Demokrasisinde benzer yapılar, amaçlarının kapsamı tek bir Bakanlığın sınırlarını aştığı için hükümet veya devlet başkanına tabidir.

Ancak Yunanistan’ın konumunu güçlendirmek için Ulusal İstihbarat Teşkilatı’nın katkısı ne kadar değerliyse, sadece operasyonel verimliliğinin iyileştirilmesinin değil, aynı zamanda kontrol ve denetim çerçevesinin genel olarak yeniden değerlendirilmesinin de gerekli olduğu açıkça ortaya çıkıyor.

Yeni Başkan, en deneyimli Yunan diplomatlarından biri ve bu görevi yerine getirmek için tüm garantilere sahip. Aynı zamanda, hükümet, araştırılacak konunun tabiatının gerektirdiği koşullar altında açıkça çalışacak bir Soruşturma Komisyonu’nun kurulmasını derhal kabul etti.

Çünkü böyle sorumlu bir süreç parti tüketimi için bir casus dizisi haline getirilemez, yapılmamalıdır. Daha da ötesi, EYP’nin ulusal katkısının azalmasına ve ulusal güvenliğin altını oymasına neden olmamalıdır.

Gerçek, gerçek boyutlarında gösterilmelidir. İstihbarat servisinin daimi patolojileriyle ancak bu şekilde başa çıkabiliriz.

Ben şahsen yurt dışından en iyi uygulamaları içeren ve ulusal güvenlik için böylesine kritik bir kurumun hesap verebilirlik mekanizmalarını güçlendiren her türlü yaratıcı fikre açığım.

Bu nedenle, gizli servislerimizin işleyişinde şeffaflığı artıracak önerileri, açıkçası, görevlerini engellemeden memnuniyetle tartışacağım. Elbette, yasal bağlantılar açısından en katı kısıtlamalarla başlayarak. Bu, bir Yasama İçeriği Yasası ile derhal yapılmalıdır ve yapılacaktır.

Bu nedenle, bugün hükümetin önereceği 4 değişiklik alanını sunuyorum:

1 inci. EYP’nin hesap verebilirliğinin ve Meclis denetiminin Kurumlar ve Şeffaflık Komisyonu aracılığıyla güçlendirilmesi.

2. Bilginin daha iyi kullanılması için Milli Güvenlik Kurulu’nun ve Savunma Bakanlığı’nın rolünün yükseltilmesi.

3 üncü. Siyasi şahsiyetler için meşru bağlantı çerçevesini korumak.

4. EYP’de insan kaynaklarının iç kontrolünü, şeffaflığını, dışa dönüklüğünü ve eğitimini güçlendirmek için değişiklikler.

Size karşı dürüst olacağım. Zayıf bir Milli İstihbarat Teşkilatı isteyen ülkenin birçok düşmanı pusuda bekliyor. Ve Yunanistan dışındaki bazı karanlık güçler ülkeyi istikrarsızlaştırmaya yönelik herhangi bir plan yaparlarsa, Yunanistan’ın hem güçlü hem de kurumsal olarak korunduğunu onların bilmesi gerekir.

Tehlikeli bir dünyada yaşıyoruz. Ama biz demokratik bir devletiz. Ve ülkenin ve vatandaşlarının güvenliğini, özel alanı ve iletişimin gizliliğini koruyan temel ilkelerin korunması ile dengelemek için kutsal bir yükümlülüğümüz var.

Ne de olsa üç yıldır, daha iyi olmak için başarısızlıklarımızdan ders aldığımızı kanıtladık. Şahsen ben hiçbir zaman zorluklar veya sorumluluklar karşısında gizlenmedim. Genellikle yalnız ama sürekli bir özeleştiri savaşında ve sürekli gelişme için çabaladım.

Belki de şu an için kronik patojenlerle bazı savaşları kaybediyoruz. Ama büyük bahislerin savaşını kazanıyoruz. Ve hepsinden önemlisi, güçlü, demokratik, Avrupalı ve ulusal olarak bağımsız bir Yunanistan hedefini hiçbir zaman gözden kaçırmadık.

Birlikte daha sağlam ve zamana dayanıklı Demokratik kurumlar inşa edebilmemiz için bu yolda yürümeye devam edeceğim.”