Gerapetritis: “Öneri ve Telkinleri Kabul Etmiyoruz”
Yunanistan Dışişleri Bakanı Gerapetritis GKRY'yi savundu ve “Hakan Fidan'ın uyarıları yapıcı değil. Öneri ve telkinleri kabul etmiyoruz” ifadelerini kullandı.
Yunanistan Dışişleri Bakanı Gerapetritis GKRY’yi savundu ve “Hakan Fidan’ın uyarıları yapıcı değil. Öneri ve telkinleri kabul etmiyoruz” ifadelerini kullandı.
Yunanistan Dışişleri Bakanı Yorgos Gerapetritis, Dışişleri Bakanı Hakan Fidan’ın, GKRY’nin, İsrail’in Gazze’ye yönelik saldırılarında üs olarak kullanılmasına ilişkin olarak yaptığı uyarıları eleştirerek bu açıklamaların yapıcı olmadığını iddia etti. Gerapetritis, Dışişleri Bakanı Hakan Fidan’ın GKRY ile yaptığı açıklamaları eleştirdi.
Bu açıklamaların yapıcı olmadığını savunan Yunan Bakan, GKRY’nin bölgede önemli bir insani çalışma yaptığını ve askeri operasyonlara karışmadığını ve Avrupa Birliği ülkelerinin de dün Lüksemburg’da düzenlenen AB Dışişleri Bakanları toplantısında GKRY’e bu konuda destek verdiğini iddia etti.
“Hem Yunanistan hem de (Güney) Kıbrıs olarak ne telkin ne de öğüt kabul ediyoruz. Tüm taraflarla konuşabilmek, barışın tesisi kadar insani yardım konusunda da yapıcı bir katkıda bulunmak üzere çizdiğimiz yolda devam edeceğiz.” diyen Gerapetritis, Türkiye ile Yunanistan arasındaki ilişkilerin Kıbrıs meselesinin çözümüne katkı sağlayacağına inandığını belirtti. Türkiye’nin Kıbrıs meselesindeki tavrının değişmesini beklemediklerini de ifade eden Yunan Bakan, Kıbrıs’ın kendi dış politikalarının ilk sıralarında yer aldığını hatırlattı.
ANT1 Kıbrıs televizyon kanalının haber bülteninde konuşan Dışişleri Bakanı Giorgos Gerapetritis, Kıbrıs meselesini Yunanistan dış politikasının en büyük zaferi olarak nitelendirerek, görüşmelerin yeniden başlatılması için mümkün olan her türlü çabayı göstereceği güvencesini verdi.
Dışişleri Bakanı Gerapetritis özetle şunları dile getirdi:
“Kıbrıs meselesine ilişkin görüşmelerin, Cumhurbaşkanı Hristodoulidis ile Kıbrıslı Türk lider arasındaki diyaloğun yeniden başlaması için mümkün olan her türlü çabayı göstereceğimizden emin olmanızı isterim. Gösterdiğimiz çaba bu. Bu çabanın Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi kararları çerçevesinde yapılması gerekirken, Türkiye’nin bu konuda daha verimli bir rol üstlenmesi gerekiyor ki tartışılabilsin.
Bu bir mantık yasasıdır: Diyalog olmadan çözüm olamaz ve bu diyaloğu tüketmemiz gerekiyor. Her zaman Kıbrıs’ta barışı, uyum içinde bir arada yaşamayı ve iki bölgeli, iki toplumlu federasyon çözümünü amaçlayan Kıbrıs Cumhuriyeti’nin çerçeveyi oluşturduğunu düşünüyorum ve biz de Yunan Hükümeti ve şahsen ben bu yöndeyiz. Gerekli çerçevenin oluşması için tüm taraflara yönelik yorulmak bilmeyen çabalar sarf ediyoruz.
“Şu anda kaydettiğim ve bunu özellikle memnuniyetle kaydediyorum, Birleşmiş Milletler Genel Sekreteri’nin bu gelişmeye son derece bağlı ve kararlı olduğu, diyaloğun yeniden başlatılması sorununu bir öncelik haline getirdiği ve bu konuda kararlı olduğudur. Dünyanın neredeyse tüm ülkelerini kapsayan uluslararası örgütün en üst düzeyde, şu anda Kıbrıs sorununu öncelikli olarak ele alması çok önemli.
Öte yandan Türk mevkidaşımla konuşurken görüşmelerin yeniden başlatılması gerektiğini iletiyorum. Bunun her iki tarafın da yararına olacağını düşünüyorum. Türkiye ile daha sakin sularda yürümek için gösterilen çaba, geniş coğrafyamızda barış ve refahı hedefleyen bir çabadır. Yunanistan-Türkiye ilişkilerinin normalleşmesinin Kıbrıs sorununa da olumlu katkısı olacaktır.
Bu dönemde Türkiye ile hiçbir şey olmasa bile bir iletişim kanalının olması, bu ortamdan faydalanılması ve Kıbrıs meselesine faydalı bir gelişme sağlanması önemlidir. Biz hayalci değiliz, Türkiye’nin temel pozisyonlarının zamanla değişmeyeceğini biliyoruz. Aradığımız şey, bir yandan düşmanlığı sınırlamak, ki aslında Ege üzerinden yapılan uçuşlar sınırlandı, diğer yandan da karşılıklı fayda sağlayacak tedbirlerle pozitif bir gündem inşa etmektir.
Türkiye Dışişleri Bakanı Hakan Fidan’ın dünkü açıklamaları yanlış ve kınanacak bir şey, bunların gerçeklerle hiçbir ilgisi yoktur ve karşılıklı anlayış ortamına katkıda bulunmamaktadır. Açıklamaların sonuç vermediği, gerçeğe uymadığı ve her iki tarafa da fayda sağlamadığı açıktır.
Kıbrıs (Güney) Cumhuriyeti’nin oynayacağı çok önemli bir rol olduğu açıktır: Avrupa Birliği’nin Orta Doğu’ya en yakın ülkesidir, bölgede üst düzey bir insani proje yürütmüştür, jeopolitik rolünü önemli ölçüde geliştirmiştir. Gerçek şu ki, ilan edildiği gibi, yürütülen askeri operasyonlarla hiçbir ilgisi yoktur. Kıbrıs (Güney) Cumhuriyeti’nin egemenliğine ve toprak bütünlüğüne yönelik her türlü tehdide karşı dayanışma içindeyiz. Onun yanında duracağız.
“Öneri ve telkinleri kabul etmiyoruz”
Hem Yunanistan’ın hem de Kıbrıs’ın dış politikası ilkelerden oluşan bir dış politikadır. Öneri ve telkinleri kabul etmiyoruz. Yalnızca bölgedeki barış sürecine değil, sağlanması gereken insani yardıma da verimli bir katkı sağlamak amacıyla ilgili tüm taraflarla konuşabilmek için çizdiğimiz bu yola devam edeceğiz. Rolünün tüm taraflarca tanındığını düşünüyorum.
Biden’ın barış süreci önerisinin ardından Ortadoğu’da son derece kritik bir dönemeçteyiz. Hem Yunanistan hem de Kıbrıs (Güney), tarafların temel pozisyonlarını anlamaları, farklılıklarını uzlaştırmaları ve bölgede barışı sağlamaları için mümkün olduğu kadar verimli bir tutum sergilemeye çalışıyor. Yunanistan ve Kıbrıs’ın (Güney) bu tür üretken tutumu, kendilerini çeşitli şekillerde konumlandırmaya çalışan tüm taraflarca her zaman takip edilmiyor. Bence şu anda en kritik şey […] derhal ateşkes sağlamamız ve her şeyden önce, daha yıkıcı etkileri olacak düşmanlıkların yayılması olasılığını ortadan kaldırmamız gerektiğidir.
Miçotakis’in Güney Kıbrıs ziyareti
Başbakan Kiriakos Miçotakis’in kara yıldönümü gününde ilk kez Kıbrıs’a (Güney) yapacağı ziyaret, sahip olduğumuz ortak ulusal politikayı vurgulamak isteyen son derece sembolik bir ziyarettir.
Diğer tarafta (KKTC) Cumhurbaşkanı Erdoğan başkanlığında bir Türk heyetinin bulunacak, bunların gerçeğe ve tarihe uymayan hareketler olduğunu biliyoruz. Biz tarihe sadık kalacağız, barışa sadık kalacağız, adanın birlikte ileriye yürümesi beklentisine sadık kalacağız.
Yunanistan olarak bizim için Kıbrıs (Güney) halkına kardeşlik yolunda ilerleme kararlılığımızı gösterebilmek son derece önemlidir ve bunu kara yıldönümü gününde yapacağız.”