Dendias: “Savunma Doktrinimizde Değişiklik Var”

Savunma Bakanı Dendias Yunan Deniz Kuvvetlerine katılan dört adet “Island” tipi kıyı devriye botunun isimlendirme törenine katıldı. Dendias “savunma doktrinimizde bir değişiklik var” ifadelerini kullandı.

20 Ocak 2025 Pazartesi günü Salamis (Salamina) Tersanesi’nde gerçekleştirilen Yunan Deniz Kuvvetlerine ait dört adet “Island” tipi kıyı devriye botunun isimlendirme törenine Başbakan Kiriakos Miçotakis’i temsilen Savunma Bakanı Nikos Dendias katıldı. Bakan Dendias burada yaptığı konuşmada, Donanmamız güçlenmesini sürdürüyor; takviyenin ötesinde, farklı bir yaklaşım daha var, yani “stratejik silahlar da taşıyacak” yeni firkateynler Belharra ile savunma doktrinimizde bir değişiklik var” ifadelerini kullandı.

Savunma Bakanı Dendias yaptığı konuşmasında şunları dile getirdi:

“Bugün dört Island tipi devriye botları “MANTOUVALOS”, “GALANIS”, “LIASKOS” ve “GIALOPSOS” isimlendirme töreninde bulunmak benim için büyük bir mutluluk, ama aynı zamanda onur ve gurur duygusu da yaratıyor. İsim seçimlerimiz, Deniz Kuvvetlerimizin tarihiyle iç içe olup, hayatını kaybeden subaylarımızı anmak amacıyla yapılmıştır. Onlar vatanımızı savunurken canlarını feda ettiler.

Yeni dönemin Deniz Kuvvetlerimiz, sahip olacağı kabiliyetlerle sadece Ege’yi korumakla kalmayacak, daha geniş Doğu Akdeniz’de, hatta belki daha da ötesinde geliştirme yeteneklerine kavuşacaktır. Bugün, isimleriyle birlikte tarihi bir anıyı da taşıyan bu dört devriye botu, “Gündem 2030” kapsamında öngörülen mevcut gemilerin yerini alarak Filo’ya katılıyor.

Bu entegrasyon, Donanmamızın güçlenmesini sürdürüyor; takviyenin ötesinde, farklı bir yaklaşım daha var, yani stratejik silahlar da taşıyacak yeni firkateynler Belharra ile doktrinimizde bir değişiklik var.

Çünkü, oluşturulmasının şartları benim imzamı ve Miçotakis hükümetinin mührünü taşıyan Münhasır Ekonomik Bölgeler (MEB), özellikle Mısır ile yapılan anlaşma, bu deniz bölgelerinde, karada onları koruma yeteneğini gerektiriyor.

Helenizm için çok yararlı olan Ege artık uçaksavar, drone savar ve füze savar kubbelerle korunacak. Sadece Deniz Kuvvetleri ve Yunan Hava Kuvvetleri’nden değil.

Bu silah sistemleri On İki Yıllık Uzun Vadeli Savunma Harcamaları Programı’na dahil edildi. Oniki Yıllık, yenilikçi programların yanı sıra modernizasyon programlarını da içeriyor. Ancak Oniki Yıl’ın ardındaki fikir, “Savunma” alanında faaliyet gösteren Yunan işletmelerinin ekosisteminin geliştirilmesi için kaynakların harekete geçirilmesidir. Yunanistan Donanması için bu programlar, MEKO’ların, ROUSSEN’lerin ve denizaltılarımızın modernizasyonudur ve bunlar derhal başlatılmalıdır.

Hellenik Savunma İnovasyon Merkezi (ELKAK) aracılığıyla düşük maliyetli ama yüksek katma değerli, kaldıraç potansiyeli yüksek programlarla ilerliyoruz. Ve denizdeki otonom araçlardan, deniz altındaki otonom araçlardan, şifreli komuta ve kontrol iletişim sistemlerinden ve siber savaş sistemlerinden bahsediyorum. Ayrıca “KENTAVROS” sistemi büyük bir başarıya ulaşmış olup, artık gerçek savaş koşullarında da sonuçlarını göstermeye başlamıştır.

Bu yenilikçi yaklaşımlar mevcut hükümetin potansiyel seçenekleri değil, ulusal varlığımızın sürdürülmesi ihtiyacının gecikmiş çocuklarıdır.

Denizlerimize egemen olmak, ayrıca Helenizmin bekası için de bir koşuldur. Ve antik çağlardan günümüze, Salamis’te bu yer antik çağa haykırıyor. Yunanlıların denizcilik ruhu, ulusal kimliğimizin, ulusal DNA’mızın ve hayatta kalmamızın sütunu olmuştur.

Reform gündemimiz olan ‘Gündem 2030’, modern ve güçlü bir Deniz Kuvvetlerini öngörüyor. Egemenliğimizi, egemen haklarımızı, coğrafi alanımızı, Avrupa sınırlarını savunacak olan Yunan tarihinin en modern ve en güçlü devletidir.

Karşımızdaki tekneler, aynı zamanda onları birleşik ulusal anlatımızın, ortak diyakronik referansımızın, Yunan halkının ve Yunan ulusunun birliğinin temel kökünün bir parçası yapan isimleri taşıyan teknelerdir. Bu gemiler bizim mavi-beyaz bayrağımızı dalgalandıracak, görevlerini yapacaklar ve Aziz Nikolas’ın onları korumasını diliyorum.”