“Sorunları Bir Paket Olarak Ele Almayı Tercih Ediyoruz”
“Biz, Ege'deki sorunlar, Doğu Akdeniz'deki meseleler, Türk azınlığa dair meseleler dahil tüm sorunları bir paket olarak ele almayı tercih ediyoruz."
Dışişleri Bakanı Hakan Fidan, medya kuruluşlarının Ankara temsilcilerini kabul etti, gazetecilerin sorularını cevapladı.
Bakan Fidan, Yunanistan ve Kıbrıs konusu hakkında kendisine yöneltilen sorulara şu şekilde yanıt verdi:
SORU: Siz 8 Kasım’da Atina’daki görüşmelerinizde Ege sorunlarını ele aldınız. Basın toplantısında da Yunan muhatabınız görüşmelere başlamak için ön koşulları değerlendirdik diye bir ifade kullandı. Bununla kastedilen nedir? Acaba Ege’deki sorunlar için yeni bir müzakere süreci mi inşa edilmeye çalışılıyor? Önce istikşafi, sonra istişari olan müzakerelerin sonunda yeni bir aşamaya mı geçiriyoruz?
HAKAN FİDAN: “Biz, Ege’deki sorunlar, Doğu Akdeniz’deki meseleler, Türk azınlığa dair meseleler dahil tüm sorunları bir paket olarak ele almayı tercih ediyoruz. Bunları hep birlikte ele almayı, imkan dahilinde de kamuoyunun gözünden uzakta tartışmayı tercih ediyoruz. Meselelerin aşırı politize edilmesini doğru bulmuyoruz. Ama biliyorsunuz özellikle Yunanistan’daki iç politikada, Türkiye ile ilgili konular aşırı derecede politize edilebiliyor.
Biz pozitif gündem üzerinden ilerleyerek, kazan-kazan anlayışıyla mesafe almak istiyoruz. Milli menfaatlerimize halel getirmeden, var olan sorunları resmi yollardan çözmeyi, belirsizlikleri ortadan kaldırmayı hedefliyoruz.
Bir yeryüzü cenneti olan Ege denizi, ülkelerimiz için bir ekonomik refah bölgesine dönüşmeli. Hedefimiz bu. Bu yapılabilir mi? Yapılabilir. Her iki tarafta da gerekli miktarda olgunluk olduğu zaman, yaratıcı çözümlerle bu hedefin yakalanabileceğine inanıyorum. Yunan muhataplarımızla arayışlarımız ve tartışmalarımız da zaten yönde.
Şu anda, Ocak veya Şubat ayında, Yunanistan Başbakanı Miçotakis’in Türkiye ziyaretinde ülkelerimiz arasındaki Yüksek Düzeyli Stratejik İşbirliği Konseyi toplantısının da yapılması planlanıyor.”
SORU: Sayın Bakanım, Plan ve Bütçe Komisyonundaki bütçe görüşmelerinde, ana muhalefetten bir vekil, Avrupa Birliği’nin yolunun Kıbrıs’ta federasyondan geçtiğini, bu konuda mevcut iktidarın Türkiye’nin önünü tıkadığını ileri sürdü.
HAKAN FİDAN: “Bu iddiaya tabii ki katılmıyoruz. Diplomasi ve strateji denilen sanat bu tür konularda devreye giriyor. Menfaatinizi bir yerde devam ettirirken diğer yerlerdeki ilişkilerinizi daha kötü hale getirmemeniz, tam tersine ilerletmeniz gerekiyor. Sorunun doğasına göre doğru hamleler ve doğru formülasyonlar geliştirmelisiniz. Avrupa Birliği’nin Kıbrıs meselesindeki yaptığı tarihi hata, Kıbrıs’ı bu haliyle kendi içerisine alması olmuştur. Bu, Avrupa Birliği’nin belli kurumlarını bu konuda bir pozisyon almaya itiyor. Ama bu adadaki realiteleri değiştirmiyor. Türkiye’nin orada bir mazisi var, Türklerin bir mazisi var. Yani orada yaşanan katliamlar var. Daha sonra Barış Harekatı var. Daha sonra Türkiye’nin uluslararası camianın getirdiği tekliflere olumlu yaklaşımı var. Adadaki halkın referandumu var… Biz bu gerçekliklerden ötürü, çözüm meselesini AB ile değil, Birleşmiş Milletler ile sürdürüyoruz. Bu konuda ortada büyük bir gerilim olmadığı sürece, iyi niyetli çalışmalar olduğu sürece, AB’nin mevcut sıkıntılara ilaveten ağır bir kriz alanına girmeyi isteyeceğini düşünmüyorum. Bizim burada yapmamız gereken, bizim iyi niyetli çözümlere açık olduğumuzu göstermektir. Adadaki şu andaki pratik gerçekliği yansıtacak çözümü istiyoruz. Yani biz oraya bir çözüm empoze etmiyoruz. Dolayısıyla Türkiye’nin önünü tıkadığımız yönündeki iddia tümüyle gerçek dışıdır.”