
🌍 İskeçe Türk Birliği’nden Dünya İnsan Hakları Günü Vurgusu
İskeçe Türk Birliği (İTB), 10 Aralık Dünya İnsan Hakları Günü vesilesiyle yayımladığı "İskeçe Türk Birliği - Bir İnsan Hakları Meselesi" başlıklı video paylaşımıyla, 40 yılı aşkın süredir devam eden hukuk mücadelesini ve azınlık hakları sorununu bir kez daha gündeme taşıdı.
İskeçe Türk Birliği tarafından, 10 Aralık Dünya İnsan Hakları Günü vesilesiyle “İskeçe Türk Birliği-Bir İnsan Hakları Meselesi” başlıklı bir video paylaşımı yapıldı.
“İskeçe Türk Birliği-Bir İnsan Hakları Meselesi”
Batı Trakya Türk Azınlığı’nın en eski sivil toplum kuruluşlarından biri olan İskeçe Türk Birliği (İTB), 10 Aralık Dünya İnsan Hakları Günü vesilesiyle yayımladığı “İskeçe Türk Birliği – Bir İnsan Hakları Meselesi” başlıklı video paylaşımıyla, 40 yılı aşkın süredir devam eden hukuk mücadelesini ve azınlık hakları sorununu bir kez daha gündeme taşıdı.
40 Yıllık Hukuk Mücadelesi: İsim ve Kimlik Sorunu
1927 yılında kurulan İskeçe Türk Birliği, 1983 yılında Yunanistan makamları tarafından isminde “Türk” kelimesi geçtiği ve “kamu düzenine ve milli güvenliğe tehdit oluşturduğu” iddiasıyla kapatılma davasıyla karşı karşıya kaldı. 2005 yılında Yunanistan Yargıtayı’nın kapatma kararını onamasıyla Birliğin tüzel kişiliği sona erdirildi.
-
1983: İTB tabelası söküldü ve kapatma davası açıldı.
-
2005: Yunanistan Yargıtayı kapatma kararını onayladı, İTB tüzel kişiliğini kaybetti.
-
2008: İTB’nin başvurusu üzerine Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi (AİHM), Yunanistan’ın örgütlenme hakkını ihlal ettiğine hükmetti.
AİHM Kararlarına Rağmen Statü İade Edilmedi
AİHM’in 2008 yılındaki ihlal kararına rağmen, Yunanistan 16 yılı aşkın bir süredir bu kararı tam olarak uygulamamakta direniyor. Yunanistan, AİHM kararlarının uygulanmasını sağlamak amacıyla 2017 yılında yasal bir düzenleme yapmış olsa da, İTB’nin yeniden tescil başvurusu yerel mahkemeler tarafından yine reddedildi.
İskeçe Türk Birliği yönetimi, bu durumu, Batı Trakya Türk Azınlığı’nın milli kimliğini inkâr eden ve sivil toplum kuruluşlarının örgütlenme özgürlüğünü kısıtlayan haksız ve siyasi bir uygulama olarak nitelendiriyor. Birliğin fiili faaliyetleri devam etse de, yasal statüsünün iade edilmemesi, hak arama mücadelesinin temelini oluşturuyor.
Dünya İnsan Hakları Günü’nde Güçlü Mesaj
İskeçe Türk Birliği, 10 Aralık Dünya İnsan Hakları Günü’nde yayımladığı videoda, bu uzun soluklu mücadelenin basit bir dernek meselesi değil, temel bir insan hakkı ve demokrasi meselesi olduğunu vurguladı. Batı Trakya Türk Azınlığı’nın kimlik, kültür ve örgütlenme hakları üzerindeki bu kısıtlamanın, uluslararası hukuka ve insan hakları standartlarına aykırı olduğu mesajı verildi.
İTB eski başkanlarından Ozan Ahmetoğlu’nun daha önceki açıklamalarında da belirttiği gibi, Birliğin hukuk mücadelesi Batı Trakya Türklerinin demokrasi ve hukuk mücadelesiyle özdeşleşmiş bir simge haline gelmiştir. Bu paylaşım, uluslararası toplumun ve Yunanistan’ın, AİHM kararlarını gecikmeksizin uygulayarak bu haksızlığa son vermesi çağrısını yinelenmektedir.
1. Hukuki Sürecin Özeti ve AİHM Kararları:
-
1983 Kapatma Kararı: Videoda, İskeçe Türk Birliği’nin (İTB) isminde “Türk” kelimesi geçtiği gerekçesiyle Yunan makamları tarafından haksız yere kapatılması sürecinin başlangıcı (tabelanın indirilmesi) hatırlatılmaktadır.
-
AİHM Zaferi: İTB’nin hukuk mücadelesini 2005’ten sonra taşıdığı Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’nin (AİHM) 2008 yılında verdiği, Yunanistan’ın örgütlenme özgürlüğünü ihlal ettiğine dair mahkûmiyet kararına vurgu yapılmıştır.
-
Uygulanmama Sorunu: Kararın üzerinden uzun yıllar geçmesine rağmen (16 yıldan fazla), Yunanistan’ın AİHM kararını tam olarak uygulamaması ve Birliğin yasal statüsünün iade edilmemesi ele alınmıştır.
2. Kimlik ve İnsan Hakları Vurgusu:
-
Temel İnsan Hakkı: Video, derneğin kapatılma meselesinin sadece bir tüzük sorunu değil, aynı zamanda Batı Trakya Türk Azınlığı’nın milli kimliğinin inkar edilmesi ve temel örgütlenme hakkının ihlal edilmesi anlamına geldiğini vurgulamıştır.
-
Evrensel Beyannameye Atıf: 10 Aralık Dünya İnsan Hakları Günü vesilesiyle yayımlanan video, İnsan Hakları Evrensel Beyannamesi’ndeki eşitlik ve özgürlük gibi ilkelere atıfta bulunarak, bu hakların Batı Trakya Türkleri için geçerli olmadığının altını çizmiştir.
-
Demokrasi ve Hukuk Çağrısı: Video, Yunanistan’ı bir Avrupa Birliği üyesi olarak uluslararası hukuka ve AİHM kararlarına saygı duymaya, azınlık haklarına yönelik bu kurumsal ayrımcılığa son vermeye çağıran bir mesaj taşımaktadır.
Sonuç olarak “İskeçe Türk Birliği – Bir İnsan Hakları Meselesi” videosu, Batı Trakya Türk Azınlığı’nın kimlik, örgütlenme ve adalet arayışının sembolü haline gelen İTB davasını, insan hakları penceresinden anlatarak, hem yerel hem de uluslararası kamuoyunun dikkatini bu kronikleşmiş soruna çekmeyi amaçlamıştır.